NİGAR ÖGEDAY

Tarih: 14.10.2025 01:01

Amerika, İsrail’i Değil Kendini Kurtardı

Facebook Twitter Linked-in

 

Azerbaycan halk şarkısında bir söz var:
“Ay kız, yıktın evimi, yüzüme güle güle.”
Bu dizeler, bugün Orta Doğu’da yaşananların acı bir özetidir.

Mısır’da, İsrail’in Gazze’deki katliamını — yani dünyayı sarsan bir soykırımı — durdurmak için bir anlaşma yapıldı. Artık bu vahşeti gizleyemediler, üzerini örtemediler. Ancak bu olayın gerçek kazananı, bazı yorumcuların söylediği gibi ne İsrail oldu, ne de Yahudi halkı…
Bu anlaşmanın asıl kazananı Amerika’dır.

Unutmayalım: Bu soykırımın başından beri Amerika, İsrail’in en büyük ortağıydı. Silahı veren de, parayı sağlayan da, diplomatik desteği sunan da Amerika’ydı.
Fakat şimdi aynı Amerika, tarihe bu soykırımı “durduran ülke” olarak geçmenin yollarını arıyor.
Amerika, İngiliz aklının oyununa kurban gittiğini ve bu yalnızlıktan çıkmak için Gazze’nin yanında başından beri samimi duran Türkiye’den daha iyi bir müttefik olmadığını çok iyi biliyor.

Trump’ı yöneten akıl, bu vahşetin artık kendi itibarlarını yok ettiğini fark etti.
Dünyanın gözleri önünde yaşanan bu acımasız soykırım artık gizlenemezdi.
Artık mesele, İsrail’i kurtarmak değil; Amerika’nın kendini temize çıkarmasıydı.
Mısır’daki anlaşma da bu temizlik operasyonunun bir parçasıdır.

Bazıları “Amerika, İsrail’i kurtardı” diyor.
Ben böyle düşünmüyorum.
Amerika, kendi itibarını kurtardı.
Çünkü artık dünya kamuoyu onlara güvenmiyor.
Kendi vatandaşları bile inançlarını kaybetmiş durumda.
Katar saldırısından sonra ise müttefik ülkelerin yönetimleri de Amerika’ya güvenmeyi bıraktı.

Batı dünyası, Ukrayna savaşından beri Amerika’ya kuşkuyla bakıyor.
Avrupa, kendi ordusunu güçlendirmeye başladı.
Tüm bunları gören Trump yönetimi, Türkiye’nin ısrarlı ve ilkeli duruşuna uyarak süreci kendi lehine çevirdi.
Artık Amerika, tarihte Gazze soykırımının suç ortağı değil, “durduran taraf” olarak yer alacak.
Oysa gerçekte, tek suçlu İsrail devleti olarak kayıtlara geçecek.

Amerika’nın bu sancısını en iyi Türkiye okudu ve bunu kendi lehine çevirmeyi başardı.
Amerika’da ve Batı'Batı'daki  yapılan — ama kamuoyuna açıklanmayan — sosyolojik araştırmalarda, Gazze konusunda en güvenilir ülkenin Türkiye olduğu açıkça görülüyor.
Türkiye yine büyük bir misyonu omuzladı:
Hem Gazze’yi hem de Amerika’yı kurtardı.

Trump’ın Erdoğan’a yönelik “aşkı” ve bitmeyen övgüleri de bundan kaynaklanıyor.
Eğer Türkiye’nin, özellikle de Erdoğan’ın kararlı tavrı olmasaydı, Trump o toplantıya Netanyahu’yu da getirir; belki de onu aynı uçaktan geri göndermezdi.

Tarih, bu olayı bugün olduğu gibi değil, yarın nasıl hatırlanacağıyla yazacak.
Ve o tarih, kimlerin insanlık adına, kimlerin çıkar adına hareket ettiğini açıkça gösterecek.
Bu yüzden Amerika, isminin “soykırımcı bir sistemle” anılmaması için kolları sıvadı ve şimdilik Türkiye’nin çizdiği siyasi hattın dışına çıkmamaya çalışıyor.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —