Rusya ile Azerbaycan arasındaki bugünkü gerilimlerin arkasında siyonizm bulunmaktadır.
İran’ın Azerbaycan aleyhine gündeme getirdiği İsrail İHA’larının sözde Azerbaycan’dan kalktığı iddiasının arkasında da yine aynı güçler vardır.

Unutmayalım ki, bu üç devlette — Rusya, İran ve Amerika’da — güçlü Yahudi lobileri mevcuttur ve bu lobiler devletin en üst kademelerinde etkin durumdadır.
Amaç bellidir. Bu amaç bizzat Trump’ın ağzından da dile getirilmiştir:
Amerika, Zengezur Koridoru'nu kontrol altına almak istiyor.
Azerbaycan’ı hem güneyden hem kuzeyden kuşatarak, nihayetinde Amerika’ya teslim etmeye çalışıyorlar.
Azerbaycan’ı kendilerine bağımlı hâle getirmek istiyorlar.

Rusya bir işgalci ve katliamcıdır.
Amerika da öyledir; girdiği ülkeleri yerle bir etmeden asla çıkmaz.
İran ise emperyalist güçlerin piyonu hâline gelmiş, her kesimi kullanarak ayakta kalmaya çalışan bir devlettir.

Ancak İran şunu çok iyi bilmektedir:
Fars rejiminin sonunu ne Amerika ne de İsrail getirecektir.
Onun sonunu Kuzey ve Güney Azerbaycan Türkleri, iç ve dış dinamiklerdeki iş birliğiyle getirecektir.

Bu nedenle İran, görünüşte Zengezur Koridoru’nun Amerika’nın kontrolüne girmesini istemiyor gibi davranır.
Ama hakikatte, bu koridorun kontrolünü en çok isteyen ülkelerden biridir.
Çünkü İran bir tek şeyi istemiyor: Türkler.
Ne Azerbaycan-Türkiye-Ermenistan anlaşmasını ister, ne de Türk dünyasının birleşmesini...

Bir Zengezurlu evladı olarak açıkça söylüyorum:
Zengezur, tarihen en kadim Türk topraklarından biridir.
Rus İmparatorluğu, Osmanlı ve İran’dan Ermenileri taşıyıp oraya yerleştirene kadar, Zengezur’da Türkler dışında hiçbir etnik grup yaşamamıştır.
Taşı toprağı, tarihi abideleri Türk kokar.
Tarihte Kıpçak Türkleri burada yaşamış, 8. yüzyılda Büyük Oğuz göçü sırasında da Oğuz boyları bu topraklara yerleşmiştir.

Bugün Zengezur bizimdir.
Ve bizim kontrolümüzde olmalıdır.

Şer güçlerin iş birliğiyle Azerbaycan’a karşı yürüttükleri operasyonların asıl amacı;
20. yüzyılın başında Ermenilere verilen bu bölgeyi bir Berlin Duvarı gibi Türk Birliği’nin önünde engel olarak tutmak ve o duvarın yıkılmasını engellemektir.

Zengezur’a kim girerse girsin, bir tek Türkler girmesin siyaseti yürütülmektedir.
Biz bu senaryoların oyuncusu olamayız.

Azerbaycan, ülkedeki Rus, Fars ve İsrail yanlısı odakları acilen tespit edip, ifşa etmeli ve etkisizleştirmelidir.
Son günlerde Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in Türk Birliği yolundaki kararlı diplomatik adımları desteklenmeli ve halk arkasında kenetlenmelidir.

Çünkü Zengezur meselesi, sanıldığı gibi sadece oradan kovulan Batı Azerbaycanlıların meselesi değildir.
Bu koridor, Türk Birliği’nin kaderidir.
Aynı zamanda Azerbaycan’ın bekâ meselesidir.

Çünkü Azerbaycan’ın geleceği, Tebrizli bir Azerbaycan’dır.
Zengezur Koridoru’nu Rusya veya Amerika değil, biz Türkler yönetirsek; İran’daki Fars rejimi en fazla on yıl içinde yok olacaktır.

Unutmayalım:
İran bizim komşumuz olduğu sürece, Azerbaycan’da fitne ve fesat bitmeyecektir.
İsrail içimizde olduğu sürece de durum aynı kalacaktır.

Bu yüzden Zengezur meselesi, sadece bir yol meselesi değil;
Azerbaycan’ın geleceği ve Türk Birliği için bir hayat memat meselesidir.

#Abil Babaoğlu

#Azerbaycan #ABD #Rusya #ZengezurKordidoru #Zengezur #TürkBirliği #TürkDevketleriTeşkilatı

 #Barinajans #Hasan Barın #Osmanlı #Recep Tayyip Erdoğan #Yiğit Bulut #Devlet Bahceli #Rashford #Süleymaniye #SiahlarSusuyor #Serrebrenitza #Terörsüz Türkiye #Milan #PKK'lı #Adalet #Osman Gökçek