Güçlü ve hızlı gelişmeyi tercih eden devletler, ya rejim değişikliğine gider ya da çağın gereklerine uygun şekilde anayasalarını sürekli olarak güncellerler.
1923’te Cumhuriyet’in ilanı ve anayasanın şekillenmesinde İngiltere'nin belirleyici bir rol oynadığı gerçeğini kimse inkâr edemez. O dönemin en büyük imparatorluğu olan Osmanlı’yı tarihten silmek isteyen İngiltere, hâlâ krallık ve imparatorluk geleneğini sürdürmektedir.

Bugün dünya genelinde 16 ülke hâlâ İngiliz Milletler Topluluğu'na bağlıdır. İngiltere’nin öncülüğünde, Hristiyan dünyasının arzusu doğrultusunda, hilafet kurumu lağvedildi.
Ne gariptir ki, Avrupa’nın merkezinde Katolik Hristiyanların dini merkezi olan Vatikan bir devlet olarak varlığını sürdürüyor. Papa’nın sözü, demografik olarak Katolik olan Avrupa ülkelerinde siyasal anlamda etkili olmaya devam ediyor.

Bize hilafeti unutturan Avrupa, bugün demokrasi ve laiklik dersi vererek bizi İslam’dan uzaklaştırmaya çalışıyor.
Türkiye bugün, tıpkı 150 yıl önce olduğu gibi, Ortadoğu’nun temel siyasi aktörüdür. Türkiyesiz Ortadoğu’da hiçbir siyasi denklem işlemiyor.
1914’ten bu yana ezilen, sömürülen, aşağılanan İslam dünyasının halkları için Türkiye bir umut merkezi hâline gelmiştir. Bunu Suriye’de, Lübnan’da, Filistin’de açıkça gördük.

Bugün hâlâ Pakistan ve birçok Uzak Doğu İslam ülkesi Türkiye’yi hem Osmanlı’nın hem de hilafetin devamı olarak görmektedir. Türkiye’den gelen bir söz, onlar için adeta İslam Halifesi'nin sözü kadar değerlidir.

Türk Cumhuriyetleri, Türk birliği yolunda kararlı adımlar atıyor. Türkiye, Azerbaycan ve Pakistan öncülüğünde Turan Ordusu kurulmak üzeredir.
Ancak sorulması gereken soru şudur: Tüm bu devletleri bir araya getirerek güç oluşturmaya çalışan Türkiye, mevcut rejimi ve anayasasıyla bu misyona hazır mı?

İslam dünyasını tekrar tek bir yumruk hâlinde birleştirecek bir kurum, yani hilafet yeniden kurulmadan bu birlik uzun ömürlü olabilir mi?
Eğer İstanbul, tıpkı Vatikan gibi, hilafetin başkenti ilan edilirse, Türkiye dünyanın süper gücü hâline gelmez mi? Peki neden kimse bu konuda konuşmuyor?

Avrupa’nın bize dayattığı rejim sorgulanmalı ve değişmelidir.
"Yurtta sulh, cihanda sulh" elbette doğru bir hedef olabilir. Ancak içine kapanarak, Batı’nın direktifleriyle hareket ederek ne yurtta sulh sağlanabiliyor, ne bölgede, ne de dünyada.

Bugün tüm Türk-İslam dünyası Türkiye etrafında birleşip tek yumruk hâline gelmelidir.
Ama bu, mevcut rejim ve anayasa ile mümkün görünmüyor. Yeni bir anayasa hazırlanmalı, gerekiyorsa rejim de değişmelidir.

Bize 1823’te İngiltere’nin dayattığı modeli değil, bugün İngiltere’nin bizzat kendisinin kullandığı rejimi örnek alabiliriz.
Neden Türkiye de kendi "Milletler Topluluğu"nu kurmasın?

#Abil Babaoğlu 

#Barinajans BJKvSHA #Kanat #Gazi Mustafa Kemal #GazzeİçinVarım #Hulk Hogan #Beşiktaş #Orkun #Hoca #Santana #SavunmaHattı Youtubeda #Macron #FurkanaSistematikZulüm #Orkun #Hoca #Santana #Macron #Derbeklerimizi Açın #Kevin #Takım #Kasım #Macron #Filistin #AdliMahkuma UmutOlun #GazaGenocide #GazaStarving