Onun için Türklerde devlet kutsaldır. İki Türk bir araya geldiğinde ilk işleri devlet kurmak olur. Türk devletsiz yapamaz ; yaşayamaz. Düşmanlarımız var olduğumuz günden buyana devletimize kesintisiz saldırılarını sürdüre gelmişlerdir.
En son 2011 de Suriye’ye gittiğimizde Evkaf bakanı SEYYİT Nebil ve beraberindekiler, bize şöyle demişlerdi. Bizim Türk ulusuyla derdimiz yok! Bizim sorunumuz Türk devletiyle demişlerdi. Tabii Fransız kültürü ile yetişen birinden başka bir şey beklemek saçmalık olurdu.
Her kim Türklerin devletine gizliden veya açıktan düşmanlık eder veya kin besler ise; er veya geç belasını bulur. Arap ırkçılarından Seyyit Nebil misali. Türk’ün devletine zarar vereyim derken ,kendi devletinden oldu.
İçimizdeki ve dışımızdaki düşmanlarımıza duyurulur. Kendi umutlarını devletlerini yitirme vakti oldukça yaklaştı.
İçimizdeki dönmeleri ben ,başını kuma sokmuş deve kuşlarına benzetirim. Güçlerini gizlilikten alan bu deve kuşları, kendilerini alemin akıllısı ve kurnazı sanıyorlar. Kendilerinden kimsenin haberi yok belliyorlar.
İçerideki ve dışarıdaki düşmanlarımız bizi birileriyle vuruşturarak fırsat yakalayacaklarını hesaplıyorlar. Klasik baş vuru kaynakları ABD-Fransa-İngiltere- Almanya . Bu ülkeler, Türk’e düşman ne bulurlarsa hemen sarılı veriyorlar.(Yunanistan-Ermenistan ve Kıbrıs Rumları)
Basında Kıbrıs açıklarında bulunan 5. Parselde olanlar basına düşmeli, siyasal İslamcılar basında bu konunun üzerine eğilmelidirler. Biraz da Rum Yunan faaliyetlerini görmelidir.
Çoğunlukla avuçlarını yalıyorlar.. Genel tarzları bizi içimizden vurmak-içimizi karıştırmak. Aparatları ise; kendini gizlediklerini sanan dönmeler. İş bu dönmelerin ciddi miktarı Basında yuvalanmış haldeler. İstedikleri gibi gündem oluşturduklarını kabul ediyorlar.
Şimdilerde beşinci kol faaliyetlerine hız verenler birilerinin dikkatini çekmiş olmalı ki , Türk basını işgal altında mı diye sorgulanmaya başladı. Zaman-zaman bu soruyu bende kendime defalarca sormuşumdur.
Düşmanlarımız ara vermeden Türkiye’nin gücünü sorgulamakta- değişik açılardan analizler yapmakta, kendilerince önlem almaya çalışmaktalar. Türkiye’yi hedef tahtasında tutmak içinde ,Gücümüzü dillerine dolamaktan vaz geçmiyorlar.
Türkiye’nin gücünü anlamak istemeyen veya en az, algılayan ise yurttaşlarımız ve göbeğinden yurt dışına bağlanmış aydınlarımızdır. Bunlara her yerde rastlamak olası. Bunları ABD –Trump ne yapacak ne düşünüyor diye çırpınan, gözlerini bunlardan ayıramayan kişiler olduklarını düşünebilirsiniz.
Türkiye’nin Suriye’deki zaferini küçük görmeye çalışan, basite almaya uğraşan, çırak çıkarmaya kalkan analizlere de rastlıyoruz. Sosyal medyada yurt severlerin görüşlerini bulandırmaya çalışanlara da rastlıyoruz. İletişim başkanlığının bunlara cevap vermesi gerektiğini düşünüyorum.
Kartal Kayadaki otel yangınına gelince, alarm sistemlerinin çalışmaması oldukça düşündürücü- ölenlerin kimliklerine ve ne işler yaptıklarına ayrıca bakmak gerek. Yangın kimlerin işine gelebilir, belki de sabotaj olabilir.
Görklü Çalap’ımızın görkemli selamları , içeride ve dışarıda devletimizin gücünü artırmaya çalışan, yüce Türk ulusunun çıkarlarına hizmet edenlerin üzerlerine olsun vesselam.
Kaynak: milliyet.com.tr. gündem- mepa news
LÜTFULLAH KALELİ