Tüketimde günah nedir? Daha doğrusu tüketim konusunda günah nerede karşımıza çıkmaktadır?
Günah sözlükte; dinî bakımdan suç sayılan iş veya davranış, acımaya yol açacak kötü davranış, sorumluluk, vebal, kabahat, hafif suç olarak tanımlanmaktadır.
Dinî bir terim olarak günah; dinî emirlerin yerine getirilmemesi veya yasakların çiğnenmesiyle ortaya çıkan ve dinî, ahlâkî ve vicdanî açıdan sorumluluk gerektiren bir olgudur.
İnsan hayatının sınırlarını belirleyen kanun ve kuralların çiğnenmesi “suç” olarak adlandırılırken, dinî alandaki hata ve aşırılıklar, günah olarak nitelendirilmektedir.
Tüketim konusunda günah olarak adlandırabilecek davranışlar ise itidalden sapmak, harcamada/tüketimde dengeyi kaybetmek ve aşırıya kaçmak olarak tarif edilebilir.
İnsanın günlük ihtiyaçlarını karşılaması en doğal hakkıdır. Günlük ihtiyacı karşılamak için dünya nimetlerinden istifade ederken, günlük tüketim limitini belirlemek, bu limit içerisinde dengeli tüketmek gerekmektedir. Tüketilen şeylerin yalnızca bizim için değil tüm insanlık için yaratılmış olduğu da asla unutulmamalıdır.
İslam inancına göre; ihtiyaç olmadığı hâlde aşırı tüketmek ve bu konuda sınırı aşmak “günaha bulaşmak” olarak nitelendirilir, çünkü israf günahtır. Bu noktada bir nevi başkalarının hakkına tecavüz de söz konusudur. Çünkü ihtiyaç olmadığı hâlde sırf hevâ ve hevesi uğruna yapılan aşırı tüketim; insanın hakkı olmayan bir şeyi kullanması anlamına gelmektedir. Bu da bir başkasının hakkının gasp edilmesine neden olabilir.
İtidal ve dengeyi gözeterek yapılacak tüketimde ise bu şekilde bir hakkı gasp ihtimali bulunmamaktadır. Çünkü ihtiyacımız kadar kullandığımız için başkalarının ihtiyaçlarını karşılamalarına engel olunmayacak, dolayısıyla da bir hak gaspı olmayacaktır.
Bir diğer nokta da israf konusudur. Tüketim noktasında önümüze konulan temel düsturlardan bir tanesi de israf etmemek, yani ihtiyaç fazlası tüketim yapmamaktır.
Bize düşen sorumluluk, Yüce Yaratıcının istifademiz için yarattığı nimetleri yalnızca bizim için değil, tüm insanlık için yarattığının bilincine vararak tüketim sürecinde bu bilinç ile hareket etmektir.
Bununla birlikte devreye giren bir diğer husus, sahip olduklarımızın ihtiyaç sahipleri ile paylaşılmasıdır. Dinimizde “sadaka” olarak adlandırılan bu paylaşma konusunda Hz. Peygamber (sav); “Kibre düşmeden ve israfa kaçmadan (dilediğinizce) yiyin, sadaka verin ve giyinin!” buyurarak israfın yasaklığını ve sadakanın önemini ifade etmiştir.
Sadaka, kelime olarak “yardım amacıyla karşılıksız verilen şey” anlamına gelmektedir. Dini literatürde ise; “Gönüllü olarak veya dinî bir vecibeyi yerine getirmek üzere, ihtiyaç sahiplerine yapılan maddî yardım.” olarak açıklanmaktadır.
Sadaka hem ihtiyaç fazlasının ihtiyaç sahipleri ile paylaşımı hem de dini bir vecibeyi yerine getirmeyi ifade etmektedir.
Sadaka konusunda Bakara Suresi’nde şöyle buyrulmuştur: “Şeytan, fakirleşirsiniz diye korkutup, size cimriliği, çirkin şeyleri emreder, sadaka verdirmek istemez. Allah ise kendi lütfundan size mağfiret ve bol nimet vadediyor. Allah'ın ihsanı geniştir, her şeyi hakkıyla bilendir.” (Bakara, 68) Bu ayet ile Müminler, Şeytan’ın vesvesesinden kurtulup sadaka vermeleri hususunda teşvik edilmektedir.
Yine başka bir ayette; "Herhangi birinize ölüm gelip de ‘Ey Rabbim! Beni yakın bir zamana kadar geciktirsen de sadaka verip iyilerden olsam…’ demeden önce, size rızık olarak verdiğimiz şeylerden Allah yolunda harcayın."(Münafikun, 10) buyurularak her işin zamanında yapılması gerektiği gibi sadakanın da zamanında verilmesi gerektiği vurgulanmıştır.
Muhakkak ki onun vakti de karşımıza çıkan ihtiyaç sahiplerinin ihtiyacını karşılama ânıdır. Toplumsal olarak yaşadığımız deprem vb. felaketler sonrasında ihtiyaç sahiplerinin yardımına koşmak sadaka için en doğru zaman olsa gerektir.
Bu noktada Hz. Peygamber’in yolumuzu aydınlatan sözlerini hatırlatalım:
“Az da olsa sadaka verin. Parayı saklayıp vermeyene, Allah da ihsanını keser.”
“Az sadaka çok belayı defeder ve sadaka ömrü uzatır.”
Paylaşmaya ise en yakınımızdan; yakın akraba, yakın komşu ve yakın çevremizden başlamamız gerekir. Gözetmemiz gereken, her an birlikte olduğumuz ve hayatı beraber yaşadığımız insanlardır. Birlik ve beraberliğin, yardımlaşma ve dayanışmayla bağlantılı olduğu inkâr edilemez.
Aynı zamanda sadakanın yani paylaşmanın insan üzerindeki olumlu etkisini ifade eden Hz. Peygamber (sav)’in şu sözü, bizim için bir müjde niteliğindedir: “Bir hurma ile de olsa sadaka verin. Çünkü o bir hurma, açlığı giderir. Su ateşi söndürdüğü gibi hataları da söndürür, yok eder. Bir hurmanın yarısı ile bile olsa Cehennem ateşinden korunun. Onu da bulamazsanız, tatlı ve güzel söz söyleyin. (Bu da sadaka yerini tutar).”
Bu ayet ve hadisler; bizlere gereksiz tüketim yerine paylaşmayı tavsiye etmekte, ihtiyaç fazlasının ihtiyaç sahipleri ile paylaşılmasını öğütlemektedir.
İnsanoğlu âdeta gereksiz tüketimin günah denizlerinden, paylaşmanın sevap limanlarına demir atmaya doğru yönlendirilmekte; açık denizin hırçın dalgalarından limanın korunaklı alanına davet edilmektedir.
Tüketim, israf ve günah kavramlarını bir arada ele aldığımızda; insanın ihtiyacı için tüketmek durumunda olduğunu ve ihtiyaç kadar tüketmenin önünde hiçbir engel bulunmadığını görürüz.
Yüceler Yücesi, yeryüzünde bulunan her şeyi insanoğlunun istifadesi için yaratmıştır. Muhakkak ki her insan bu nimetlerden yararlanacaktır. Yalnızca şunun unutulmaması gerekmektedir: İnsan, o sayısız nimetlerin tek sahibi ve kullanıcısı değil, bilakis milyarlarca ortağından sadece birisidir. Tüketirken de bu ortaklık hukukunu gözeterek hareket etmek durumundadır.
İnsanların, dünya nimetlerinden ihtiyacı oranında yararlanması esastır. İhtiyaç olmaksızın yapılan ve ihtiyacı aşan tüketim ise israftır.
Tüketim açısında baktığımızda günahı; bizim için ihtiyaç olmayan ama başkaları için ihtiyaç, belki de zaruret olan şeyleri gereksiz yere tüketmemiz ve buna bağlı olarak ihtiyaç sahiplerinin zorda kalmasına sebep olmamız şeklinde açıklayabiliriz.
Sağlıklı, mutlu ve huzurlu günler diliyoruz efendim.
Alpaslan Demir
İstanbul-31.10.2025
#UzakŞehir #Devleti #YÖKKAPATILSIN #AJAvGS #RüyaGibi #MGROS #Atatürk #HayırlıCumalar #Şampiyonlar #Tarihin #Hollanda #ZohranMamdani #Tırmık #Feridun #VPvFB #PhilFoden #CristianoRonaldo #Ajax #AkınGürlek #YÖKKAPATILSIN #BütçedeGündemKademe #ÖzgürÖzel #VictorOsimhen #Benfica #Atatürk
Evet 261 Kişi
Hayır 8 Kişi