New York Belediye Başkanlığı seçimlerini Zohran Mamdani kazandı. İleride nasıl bir başkan olacağını zaman gösterecek; çünkü seçim döneminde verilen vaatler ve yapılan reklamlar, bir adayın gerçekten iyi olacağını göstermez. Siyasetçiler, toplumun en hassas olduğu konuları kendi lehlerine kullanmayı çok iyi bilir.

Bu seçimde asıl dikkatimi çeken şey, Trump’a atılan tokattır. Küreselciler, New York’ta kendini dünyanın ağası sanan Trump’u 1-0 mağlup etti. Bu yalnızca bir seçim sonucu değil, aynı zamanda bir mesajdır:
“Trump, iç işlerine karışma. Dış dünyayla oyalan, biz içeriyi idare ederiz. Biz istemedikçe hiçbir şeyi değiştiremezsin.”
Narsisizmin gölgesinde kalan Trump buna ne kadar dayanabilir, onu zaman gösterecek.

Fakat bu olayın daha derin bir boyutu var. Küresel güçler, Gazze’deki soykırımın ardından dünya genelinde artan Siyonizm karşıtlığını ve yükselen İslam sempatisini çok iyi analiz etti. Bu dalgayı kendi lehlerine çevirmek için, “Müslüman” kimliği taşıyan adayları sahaya sürmeye başladılar. Böylece hem Siyonizme tepkili halkın hem de Müslüman seçmenin oyunu kolayca kazanıyorlar.

Ancak seçim kazandıktan sonra bu adaylar, küresel güçlerin yönlendirmesiyle onların istediği reformları yaparak, Müslümanlara sempati duyan halkta hayal kırıklığı yaratabilir. Sonuçta toplumda şu algı oluşacak: “Demek ki Müslümanlar da sandığımız kadar adil veya farklı değilmiş.”
İşte asıl tehlike burada başlıyor. Müslüman kimliğini bir araç olarak kullanan küresel düzen, hem yerelde gücünü koruyor hem de uzun vadede İslam’a duyulan sempatiyi zedeliyor.

İleride Avrupa’da da benzer olaylarla karşılaşmamız şaşırtıcı olmayacak. Dünyada Siyonizme nefret, İslam’a sempati hızla artıyor. Küresel mafya bu gidişatı durdurmak, yerel yönetimlerdeki hâkimiyetini korumak veya yeniden ele geçirmek için “Müslüman” ya da “Türk” kimlikli siyasetçileri sıkça kullanacak.

Ama bir not düşelim: Bugün New York’ta Siyonizm kaybetti, Müslümanlar ve onlara duyulan sempati kazandı. Bu gerçek tek anlamlıdır ve değişmez. Benim üzerinde durduğum konu, bu güçlü halk duruşuna gizliden dokunan küresel mafyanın elidir.

Zaman en güzel ilâçtır.
Yaşayarak göreceğiz…
Umarım yanılıyorumdur.