Ne yapar iseniz yapın bazı şeyler vardır ki, artık kronikleşmiş olur ve siz bunu artık bir aşamadan sonra kabullenmek durumunda kalırsınız. 
Bazen mecburen, bazen de çaresizlikten.
Kabullenmek durumunda kalırsınız!
Erzurum tanıtım günleri bu şehrin kronikleşmiş bir yarasıdır. 
Ben yıllardır bunu iddia ettim. Yıllardır bu konu üzerine sözlerimi sıraladım ama görünen o ki, bu halkın parasıyla yiyip-içip, gezme hevesinde olan birileri; bu halkın parasını har vurup harman savurmak için bize aynen şunu söylüyor “çok ta tınnn”…
İyi o zaman, bizde bildiğimiz notadan seslendirmeye devam ederiz. 
Siz bu işi
Beceremiyorsunuz. 
Yapamıyorsunuz.  
Yapamadığınız için de sizin ardınızdan gelenlerin hepsi de hop hopçu çıkıyor. Sonrasında “sahapsız memleket” edebiyatını gerçeğe siz çeviriyorsunuz farkında mısınız?
Ne yazıktır ki daha sonrasında bu şehrin sorunlarını dile getirmek de, bu şehire tatile gelen birilerine kalıyor. 
Mesela daha dün Ece Hanım muhatabına bir şeyler söyledi.
Muhatabın bu konuda elini taşın altına koyacağına o kadar eminim ki (!)…
Tıpkı siyasilerimizin yıllardır yaptığı gibi(!).
Tıpkı bürokratlarımızın yıllardır yaptığı gibi(!).
Tıpkı STK larımızın o değerli başkanlarının yıllardır yaptığı gibi(!).
Ve 
Tıpkı şehirden kaçıp veya çıkıp gittikleri halde, bu şehri yıllardır tanıttıklarını söyleyip halen daha tanıtamayan Erzurum Derneklerinin yaptığı gibi(!).
Bakınız cancağızlarım;
Eğer ki THY veya DHMİ veya hangi kurumsa artık, bu kadim şehir Erzurum’u “ti” ye alıyor, umursamıyor, var olan sorunun çözüm noktasında her hangi bir adım atmıyor ise kimseler kusura bakmasın, bu şehri tanıtmışsınız veya tanıtmamışsınız hiçbir hükmü yoktur, olamaz da…
Ötelenecek veya rötara kalacak uçağı Erzurum hattından çeken ve her hangi bir özür dahi dilemeyen bir kurum yetkilisine sözü geçmeyen bir şehir erkinin varlığından bahsetmek veya bu şehrin tanıtımından bahsetmek, nasıl bir tezattır henüz çözemedik doğrusu…
Gözümüzün içine baka baka komşu illerimize onlarca sefer sayısı düzenleyen ve bu şehirden haklarını dahi esirgeyen bir zihniyete sözü geçmeyen bir şehrin erkleri, başka neye yarar ki?
Siz ancak gidin, bilmem hangi şehrin göbeğinde; bu hizmetini esirgediğiniz insanların parasıyla yine bu şehri (sözüm ona) tanıtın!
Birileri de size göstermelik mikrofon uzatsın ve siz de ahkam keserek bize bizi tanıtın…
Gelin şu şehrin haline bakın…
Uçağı yok; var olanlar da yoğun talepten dolayı bilet yetersizliğinden afaki fiyatlarla “yerseniz” satılmış durumda, bu sıkıntı kimin umurunda ki? 
Nasıl olsa bürokratının, siyasetçisinin, STK temsilcisinin ve hatta hatta tabela partilerinin yönetimlerinin dahi uçuş biletleri bu şehrin halkının parasıyla fiyatı dahi sorulmadan alınıyor!
Haberi olmayanın umurunda mı olur sanki!
Bizi de savuna savuna Ece Erken savunur gerisi ise zaten yalan savunur…
Erzurum’u tanıtıyorlarMIŞ…
Şimdi sıra bizde çok ta tınnnnn….
Gazeteci&Yazar 
Hakan Dikmen