Özellikle sosyal medya, toplum mühendisliği için en etkili silahlardan biri haline geldi. Türkiye’de de uzun zamandır bir “böl ve yönet” operasyonu yürütülüyor. Ancak bunun farkında mıyız?

Türkler Birlik Olduğunda Güçlüdür

Tarih boyunca Türk milleti birlik olduğunda büyük zaferler kazandı, güçlü devletler kurdu. Osmanlı'nın yükselişinden, Milli Mücadele’ye kadar her dönemde ortak bir ruh ve dayanışma vardı. Ancak bugün geldiğimiz noktada, halk birbirine düşman edilmeye çalışılıyor. Sosyal medyada yaratılan suni kutuplaşmalar, toplumun farklı kesimlerini birbirine düşman hale getiriyor.

Bu operasyonun ana amacı, Türk milletini içten parçalamak ve yönetilebilir hale getirmektir. İnsanlar dindar-laik, sağcı-solcu, Atatürkçü-milliyetçi gibi yapay ayrımlarla birbirine karşı kışkırtılıyor. Oysa bunların hepsi, bizi biz yapan değerlerdir. Birbirimizle kavga etmek yerine ortak noktalara odaklanmalıyız.

Sosyal Medya Üzerinden Yürütülen Operasyon

Bu bölme operasyonu profesyonel bir şekilde yönetiliyor. Türkiye’de ve yurtdışında, sosyal medya üzerinden kitleleri manipüle etmek için kurulan şirketler var. Bu şirketler:

Binlerce sahte hesap açıyor.

Aynı kişiler farklı kimliklere bürünerek suni tartışmalar yaratıyor.

Dini, milli ve ideolojik hassasiyetleri kullanarak insanları kışkırtıyor.

Atatürk’e, İslam’a, milliyetçiliğe, laikliğe saldırarak kaos çıkarıyor.

Seçim dönemlerinde partilere hizmet ederek algı operasyonları yapıyor.

Bu hesapların yönlendirdiği tartışmalar, halkın dikkatini gerçek sorunlardan uzaklaştırıyor. İnsanlar geçim derdi, ekonomi, adalet gibi konuları konuşmak yerine birbirine düşman kesiliyor.

Karanlık Güçlerin ve Siyasi Partilerin Rolü

Ne yazık ki bu operasyonun sadece dış güçlerin işi olduğunu düşünmek eksik kalır. Türkiye’deki bazı siyasi partiler de bu yöntemi kullanıyor. Seçim dönemlerinde kendi propagandalarını yapmak ve rakiplerini itibarsızlaştırmak için bu manipülasyon şirketlerine para ödüyorlar.

Bir parti, din üzerinden saldırırken diğeri Atatürkçülük üzerinden bir başka tarafı kışkırtıyor. Oysa halk, bu tuzağa düşmemeli. Bizim ortak değerlerimiz var: Vatan, millet, bayrak ve bağımsızlık. Bunları unutmamalı, sosyal medya provokasyonlarına kapılmamalıyız.

Çözüm Nedir?

1. Bilinçlenmek: Sosyal medyada gördüğümüz her tartışmaya inanmamalıyız. Kim, ne için konuşuyor, hangi hesabın amacı ne, sorgulamalıyız.

2. Gerçek Hayata Odaklanmak: Ekranların ötesinde, komşumuzla, iş arkadaşımızla ilişkilerimizi korumalıyız. İnsanlarla yüz yüze konuşunca sosyal medyadaki kadar düşman olmadığımızı görebiliriz.

3. Milli Birlik ve Beraberlik: Türk milleti, içindeki farklılıklarla güçlüdür. Sağcısı, solcusu, dindarı, laik olanı, hepimiz bu ülkenin evlatlarıyız. Bizi bir araya getiren ortak değerleri güçlendirmeliyiz.

Türkiye, geçmişte çok zorlu süreçlerden geçti ve her defasında birlik olarak bu badireleri atlattı. Bugün de bu bölme operasyonlarını boşa çıkarmak bizim elimizde. Gerçek düşmanımızın birbirimiz değil, bizi birbirimize düşürmeye çalışanlar olduğunu unutmamalıyız.

Artık sosyal medyanın bizi yönetmesine izin vermeyelim, biz sosyal medyayı yönetelim!