BULGARİSTAN VE HASILMATİK
Okurların en önce şunu net bir şekilde bilmesini istiyorum. Ben Mustafa Kemal Atatürk’ün ilke ve devrimlerini, milliyetçiliğini içselleştirmiş biriyim. Asla Avrupa özentim olmadığı gibi geleceğimiz müreffeh yaşamımızı hep birlikte sağlayacak olan “Atatürk Milliyetçiliği” benim vazgeçilmezimdir. Asla ırkçı biri de değilim. Girişte yazdıklarım belki yazının konusu ile ilgisi olmayabilir. Vurgulamak istediğim düşüncemi yazının sonuna kadar okuma sabrını gösterirseniz belki beni anlamaya çalışırsınız.
Peşrevi kısa kesip güreşe başlayalım.
Öncelikle herkesin kabul edeceği tespitleri yapmaya çalışalım.
Dünya küresel ısınma ve ikilim değişikliği tehdidi altında.
Hızla artan dünya nüfusu ve sürdürülebilir gıda büyük bir sorun.
Eğer üçüncü dünya savaşı çıkacaksa bunun nedeni gıda ve su kaynakları olacaktır.
Gelecek yeni dostlar uğruna eski dostlarını ve kökenini inkâr edenlerin olmayacaktır.
Saadete gel dediğinizi duyuyorum.
İki önceki yazımda ülkemizdeki hayvansal ürünlerin pahalılığı ve ülkemizdeki hayvan yetiştiriciliği hakkında genel bir bilgi verecek olan “Çöpten Beslenen Hayvanlar” başlıklı yazımda ülkemizdeki hayvan yetiştiriciliği hakkında özet bilgi vermeye çalıştım.
Bir haftadır Bulgaristan’dayım. Merkezi İzmir’de bulunan Agri-Ekohasıl adlı bir şirketin Bulgaristan’nın Slaven şehrinde bir çiftlikte 365 gün günlük üç ton arpa hasılı yetiştirecek sistemin kurulumunu takip ettim.
Çiftlik butik tarzı denenlerden biri. Yetiştirilen hayvanlar ve elde edilen ürünlerin işlenmesi ve satışı çiftlikte yapılıyor. Avrupa Birliğine ait fonlardan alınan %50 hibeli kredilerle modernize edilen bir çiftlik. Bu arada Agri-Ekohasıl şirketinin daha önce Bulgaristan’da farklı büyüklüklerde on ayrı çiftliğe bu sistemi kurduğunu öğrendim. Kurulan sistemden elde edilen hasıllarla hayvan besleme maliyetinin düştüğü, süt veriminin arttığı sistemin yaklaşık olarak 16-18 ayda amortismanını sağladığını öğrendim.
AB’nin suyun etkin kullanımı, çevresel etkileri en az düzeyde olan ve sürdürülebilir üretime yönelik çiftlik projelerine büyük desteği var. AB’nin projesi Bulgaristan’da her çiftliğe bir Hasılmatik. Bu destek öncelikle üye ülkelere geçerli olmak üzere üyelik sürecindeki ülkelerde faydalanabiliyor.
Ülkemizde AB fonları dendiğinde genellikle sosyal ve politik konularda araştırma yürütmek üzere fonlar akla gelmekte. Üretime yönelik fonlar elbette kullanılıyor. Ama hangi oranda?
Can alıcı soru ise; Tarım Bakanlığı üretimi arttıracak ve maliyetleri düşürecek bu ve benzeri sistemleri neden destekleme kapsamına almaz? Tarım Bankacılığı yapan kamu ve özel bankalar neden bu tür sistemler için uygun ve uzun vadeli finansal çözümler üretmez?
Ekonomik ömrünü tamamlamamış traktör ve diğer alet-ekipman için olanakları sonuna kadar kullanan bankalar neden Hasılmatik sistemi gibi sistemler için çözüm üretmez?
Tarım Bakanlığının hayvancılığa destekleme kalemlerine baktığınızda, yem desteği, alet ekipman desteği, sağım sistemi desteği gibi birçok ürün görmek mümkün. Ancak üretim maliyetlerini düşürecek ve verimliliği arttıracak sistemlere yönelik destekleme araçları yok. Neden acaba?
Ülke hayvancılığı büyük bir kriz içindeyken, maliyetler her gün yükselip üretici iflas ile karşı karşıyayken nasıl oluyor da yem sanayi her yıl büyüyor?
Ülkedeki süt ürünleri markalarını saysanız bir elin parmak sayısını geçmez. Yem sanayi karını kar katmakta ve sektör her yıl büyümekte. Öte yandan sektöre girdi satan yetiştiriciler zorluk içinde.
Bu nasıl bir çelişkidir ki hayvancılık sektörüne yem sağlayanlarla onların ürünlerini alanlar zenginliğine zenginlik katmakta ama köyde çoluğu-çocuğu ile 365 gün hayvanlarla birlikte olan üretici iflas etmekte?
Son paragraf şirketin ürünü hakkında olsun. Dünyada 56 ülkede patent sahibi olan şirket başta Bulgaristan olmak üzere Katar, Arabistan, KKTC, Gürcistan, Azerbaycan ve Japonya’ya ihracat yapmakta. Hem de hiçbir destek almadan.
Bu yazım vesilesiyle belki üst makamlardan birileri ülkemiz hayvancılığının besleme sorununa çözüm olabilecek sistemle ilgili bir proje üretir.
Bu topraklar bizim. Ülkemizdeki değerleri diğer ülkeler fark edip kullanırken biz kendi iç çekişmelerimizle zaman geçirmeye devam ediyoruz.
Allah sonumuzu hayır eylesin.
#Türkiye #Türk Devletleri Teşkilatı #SnBahçeli Vakit Tamam ##Sinem Dedetaş #Bodrum #Talisca #Altay Bayındır #Bodrum #Altay Bayındır #DoganCanYıldızTutuklansın #Rize #Sitaja Çırağa Adalet #Sivasspor #Tadım #SVSvFB #Manaj #Rıza #Talisca #Ali Şasal #Carter #Suriye #Tiktok #FreePalestine