'BAYRAK ŞAİRİ' Mehmet ARİF NİHAT ASYA'YI ANALIM (1904- 5 ocak 1975)
'5 Ocak günü 'Bayrak' adlı şiiri ile tanındı
ve 5 Ocak günü vefat etti'
ARİF NİHAT ASYA...
Arif Nihat Asya, aslen Tokatlı olup İstanbul'da doğdu. Üç yaşından itibaren akrabalarının yanında yetişdi.

Arif Nihat Asya'nın Okul hayatı; İstanbul, Bolu ve Kastamonu'da geçdi. Bu dönemde milliyetçi duyguların etkisiyle şiire başladı. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Bölümü'nde devam etti. 'Gençlik' adlı dergide ilk şiirlerini yayımladı. İlk şiir kitabını 1924'de öğrenci iken yayımlandı.

Arif Nihat Asya, 1928'de mezun olduktan sonra edebiyat öğretmeni olarak Adana'ya tayin oldu. Adana Kız Lisesi ve Erkek Lisesi'nde öğretmenlik ve idarecilik yaptı.

MEVLEVİLİKTE ŞEYHLİK MAKAMI 
Arif Nihat Asya, Adana'da öğretmenlik yaptığı 1933 yılında Üsküdar Mevlevihanesi'nin son şeyhi Ahmet Remzi Akyürek'le tanışıp, dervişlik çilesini çekip Mevlevilikte şeyhlik makamına kadar yükseldi. Bundan sonra Millî şiirlerin yanı sıra tasavvufi şiirler de yazdı.

'BAYRAK ŞAİRİ' ünvanını alması 
Arif Nihat Asya, 1940 yılında, Adana'nın düşman işgalinden kurtuluşunun kutlandığı 5 Ocak günü yapılan tören için 'Bayrak' adlı şiiri ile tanındı ve 'Bayrak Şairi' olarak anılır oldu. Bir Bayrak Rüzgâr Bekliyor adlı şiir kitabını 1946'da yayımlandı.

☑️Arif Nihat Asya, Malatya Lisesi Müdürü iken Maarif Vekili Hasan Ali Yücel ile yaşadığı sert tartışma nedeniyle huzursuzluk yaşadı. 
Üç yıl kadar Malatya'da çalıştıktan sonra yeniden Adana Erkek Lisesi'ne döndü. 1948'de Edirne Lisesi'ne sürgün edildi.

ARİF NİHAT ASYA'NIN SİYASİ HAYATI VE SONRASI:
Arif Nihat Asya, 1950 Türkiye genel seçimlerinde Demokrat Parti'den Seyhan (Adana) adayı oldu ve TBMM'ne girdi. Sonra dönemin aktif politikayı bıraktı ve tekrar öğretmenliğe döndü.  

Arif Nihat Asya, 1955 yılından itibaren Ankara Gazi Lisesi'nde ve Ankara Polis Koleji'nde edebiyat öğretmenliği yaptı. Kıbrıs'ta görevlendirilip iki yıl da Lefkoşa Erkek Lisesi'nde görev yaptıktan sonra 1962'de Ankara'ya döndü ve Gazi Lisesi'nden emekliye ayrıldı.

Arif Nihat Asya, Cumhuriyet dönemi Türk şiirinin önemli temsilcilerindendir. Sade bir üslupla millî  ve dini değerleri işleyen şiirler yazmıştır. 
Bunlardan; "Bayrak, Bir Bayrak Rüzgâr Bekliyor, Fetih Davulları, Selimler, Kubbeler, Süleymaniye" en tanınmış şiirleridir. Bayrak şiirinden dolayı Türk edebiyatında Bayrak şairi olarak da anılır. Birçok Şiir kitabları ve nesir eserleri mevcuttur. Emekliye ayrıldıktan sonra Yeni İstanbul ve Babıali'de Sabah gazetelerinde yazılar yazdı.

Asya'nın Kitapları:
-Kanatlarını Arayanlar
-Bir Bayrak Rüzgâr Bekliyor
-Kubbeler
-Ses ve Toprak
-Top Sesleri
-Dualar ve Aminler
-Kökler ve Dallar
-Aramak ve Söyleyememek
-Fatihler Ölmez ve Takvimler
-Ayın Aynasında
-Rübaiyyat-ı Arif 1
-Rübaiyyat-ı Arif 2

Şiirleri:
-Heykeltıraş (1924)
-Yastığımın Rüyası (1930)
-Ayetler (1936)
-Bir Bayrak Rüzgâr Bekliyor (1946)
-Kubbe-i Hadrâ (Mevlana üzerine, 1956)
-Kökler ve Dallar (1964)
-Emzikler (1964)
-Dualar ve Aminler (1967)
-Aynalarda Kalan (1969)
-Bütün Eserleri (1975-1977)
-Rubaiyyat-ı Ârif (rubailer, 1956)
-Kıbrıs Rubaileri (rubailer, 1964, 1967)
-Nisan (rubailer, 1964)
-Kova Burcu (rubailer, 1967)
-Avrupa'dan Rubailer (1969)
-Şiirler (Ahmet Kabaklı derledi, 1971)
-Bayrak (1940)[9]
-Çocuk ve Ağaç
-Bayrak Şiiri
*Bütün Eserleri (1975-1977, Ötüken Yayınları)

Arif Nihat Asya, Aralık 1974'ün sonlarında hastalanarak hastaneye kaldırıldı ve 5 Ocak 1975'te Ankara'da vefat etti. Kabri, Ankara Karşıyaka Mezarlığı'ndadır.
Ruhun Şad Mekanın Cennet Olsun...

 Derleyen: Sefer EREN
BAYRAK ŞAİRİ Mehmet ARİF NİHAT ASYA'YI BU ŞEKİLDE TEKRAR ANDIK.
NE KADAR MİLLİ VE DEĞERLERİME SAHİP ÇIKAN VE ESERLERİYLE BİZLERİ AYDINLATAN ŞAİR VE YAZARLARIMIZ VAR. BUNLARIN KIYMETLERİNİ BİLELİM. BİZLER O FİKİRLERE SAHİP ÇIKARAK YAŞATIRSAK GÖREVİMİZİ YAPMIŞ OLURUZ İNŞALLAH...

HEDİYEM....
BAYRAK ŞİİRİ 
Ey,mavi göklerin beyaz ve kızıl süsü,
Kız kardeşimin gelinliği, şehidimin son örtüsü!
Işık ışık, dalga dalga bayrağım, Senin destanını okudum, senin destanını yazacağım.

Sana benim gözümle bakmayanın mezarını kazacağım.
Seni selamlamadan uçan kuşunyuvasını bozacağım.

Dalgalandığın yerde ne korku, ne keder...
Gölgende bana da, bana da yer ver !
Sabah olmasın, günler doğmasın ne çıkar.
Yurda ay yıldızın ışığı yeter.

Savaş bizi karlı dağlara götürdüğü gün.
Kızıllığında ısındık,dağlardan çöllere düşürdüğü gün.
Gölgene sığındık.

Ey, şimdi süzgün, rüzgarlarda dalgalan; Barışın güvercini, savaşın kartalı...
Yüksek yerlerde açan çiçeğim; Senin altında doğdum, Senin dibinde öleceğim.

Tarihim, şerefim, şiirim, her şeyim: Yer yüzünde yer beğen !
Nereye dikilmek istersen, Söyle, seni oraya dikeyim !