10924,53%-1,34
42,20% 0,24
48,86% 0,30
5429,94% 0,77
9007,06% 0,59
Tokyo’da yapılan meclis oturumunda gerçekleştirilen oylamada, iktidardaki Liberal Demokrat Parti (LDP) lideri Takaiçi Sanae, 237 oy alarak Japonya’nın yeni başbakanı seçildi.
Rakibi Anayasal Demokrat Parti (CDP) lideri Noda Yoşihiko ise 149 oyda kaldı.
Böylece Japonya, uzun siyasi tarihinde ilk kez bir kadını ülkenin en üst siyasi makamına taşıdı.
Japan Times’ın haberine göre, LDP içindeki liderlik yarışında favori gösterilen Takaichi, partisinin sağ kanadının güçlü desteğiyle seçimden zaferle çıktı.
Önceki Başbakan İşiba Şigeru, Temmuz ayında yapılan Danışman Meclisi seçimlerinde LDP ve koalisyon ortağı Komeito’nun meclis çoğunluğunu kaybetmesinin ardından hem Başbakanlık hem de parti liderliği görevlerinden istifa etmişti.
Parti içindeki güç dengeleri yeniden şekillenirken, Takaichi’nin yükselişi “kadınların Japon siyasetindeki görünürlüğü açısından tarihi bir adım” olarak değerlendiriliyor.
64 yaşındaki Takaiçi Sanae, Japonya siyasetinde uzun yıllardır tanınan bir isim.
1961’de Nara Eyaleti’nde doğan Takaichi, Kobe Üniversitesi mezunu. Ardından Kaliforniya Üniversitesi Los Angeles (UCLA)’da eğitimine devam etti.
1993 yılında ilk kez Temsilciler Meclisi’ne seçilen Takaichi, o tarihten bu yana Japonya’da çeşitli bakanlık görevlerinde bulundu.
Özellikle İçişleri ve İletişim Bakanı olarak görev yaptığı dönemde, Japonya’nın dijital altyapısının geliştirilmesine öncülük etti.
Ancak kamuoyunda en çok milli savunma, anayasa değişikliği ve geleneksel aile değerleri konularındaki çıkışlarıyla tanındı.
Takaichi, Japonya’nın merhum eski başbakanı Şinzo Abe’nin en yakın ideolojik müttefiklerinden biri olarak biliniyor.
Abe’nin “güçlü Japonya” vizyonunu sürdüreceğini belirten Takaichi, göreve gelir gelmez yaptığı açıklamada,
“Japonya’nın ulusal onurunu koruyacağız, güvenliğini güçlendireceğiz ve kültürel kimliğini yaşatacağız.”
ifadelerini kullandı.
LDP’nin sağ kanadında yer alan yeni başbakan, özellikle Japonya’nın savaş ilanını yasaklayan Anayasa’nın 9. maddesinin değiştirilmesi gerektiğini savunuyor.
Takaichi, kadın hakları konusunda “Batı tarzı eşitlik anlayışına” mesafeli bir çizgi izliyor.
Evli çiftlerin farklı soyadları kullanmasına izin verilmesine karşı çıkan Takaichi, aynı zamanda kadınların imparator olmasına da açıkça karşı olduğunu dile getirmişti.
Bu yönüyle Japon kamuoyunda tartışmalı bir figür olan Takaichi, geleneksel aile yapısının korunması gerektiğini vurgulayan açıklamalarıyla biliniyor.
Yeni başbakan, geçmişte defalarca Yasukuni Tapınağı’nı ziyaret ederek ulusalcı çevrelerin takdirini, ancak Çin ve Güney Kore’nin sert eleştirilerini toplamıştı.
Tapınak, II. Dünya Savaşı’nda ölen Japon askerlerinin yanı sıra savaş suçu işlemekten hüküm giymiş kişilerin de anısına adanmış olması nedeniyle uluslararası alanda tartışmalı kabul ediliyor.
Ekonomi ve teknoloji alanında da devlet öncülüğünde bir büyüme stratejisi benimseyen Takaichi, savunma sanayii ve yapay zekâ yatırımlarının artırılacağını açıkladı.
Ayrıca Japonya’nın Hint-Pasifik bölgesindeki güvenlik ittifaklarını güçlendirmeyi planlıyor.
Takaichi’nin seçilmesiyle birlikte Japonya’da yalnızca bir siyasi liderlik değişimi değil, tarihsel bir dönüm noktası yaşanıyor.
Uzmanlara göre bu gelişme, hem kadınların siyasetteki temsili hem de Japonya’nın muhafazakâr yöneliminin güçlenmesi açısından büyük önem taşıyor.
“Kadınların sesi güçlenirken, Japonya’nın siyasi yönü daha milliyetçi bir hatta evriliyor.”
diyen Tokyo Üniversitesi’nden siyaset bilimci Haruka Yamamoto’ya göre, Takaichi dönemi Japonya için “güçlü ama temkinli bir dönüşüm” anlamına gelebilir.
#Etiketler:
#Japonya #TakaiçiSanae #KadınBaşbakan #LDP #ŞinzoAbe #AsyaSiyaseti #JaponyaSiyaseti #UlusalSavunma #Tokyo #JaponyaTarihi