10918,51%-1,07
42,51% 0,06
49,56% 0,00
5760,43% 0,14
9299,63% 0,00
Rus yerel tarihçi ve araştırmacı Eduard Vartanov'a göre Kıpçakların tamamen Ermenileştirilmesi Sovyet döneminde gerçekleşti.
Eduard Vartanov, 18.-20. yüzyıllarda Don bölgesindeki (Don Nehri, Rusya'nın Avrupa yakasında bulunan bir nehirdir) "Ermeni-Kıpçakların" (Ermeni-Gregoryen Türkler) Eçmiadzin'deki Ermeni Kilisesi'ne zorla tabi kılınmasından ve bunun sonucunda Sovyet döneminde sona eren zorla etnik kökenden arındırma sürecinden şöyle bahsetmiştir:
"Ermeni-Kıpçaklar"ın etnik kimliğinden arındırılması, yüzyıllardır ruhani merkezleri olan Gandzasar'daki Arnavut kilisesinden zorla ayrılmalarının ardından gerçekleşti.Donbas, Karadeniz, Kırım, Kafkasya ve diğer geniş toprakların Çarlık Rusyası'na ilhak edilmesinden sonra, bu bölgelerdeki Ermeni-Gregoryen halklar Eçmiadzin'deki Ermeni Kilisesi'ne tabi kılınmış, bunun sonucunda bu halklar etnik bilinçlerini, dillerini ve milli özelliklerini kaybetmişlerdir. Sovyet döneminde yürütme organları bu halkları etnik Ermeni olarak kayıt altına alarak, onların etnik kökenden arındırılma sürecini tamamladılar."
Araştırmacı, Ermeni Kilisesi'nin Arnavut Kilisesi ve Türk Hıristiyanlarının yüzyıllardır süregelen mirasını yok etmeye çalıştığını, tapınaklarına, mallarına, kitaplarına ve inananlarına el koymaya çalıştığını kaydetti:
"Özellikle 18.-20. yüzyıllarda Çarlık Rusyası'nın ve daha sonra SSCB'nin Donbass, Karadeniz bölgesi, Kırım, Kafkasya ve diğer bölgelerinde uyguladığı benzer politika üzerinde durmak gerekir. Günümüzde kamuoyunun bu konuda neredeyse hiçbir bilgisi yok ve Ermeni kültürü, kiliseleri ve mirası denildiğinde yanlışlıkla Ermeni-Hay, yani Ermenistan'ın bugünkü nüfusu ile ilişkilendiriliyor. Aynı zamanda, Türk-Ermeni-Gregoryen mirasını incelemeye yönelik her türlü girişim, Ermeni siyasi, bilimsel ve kamusal çevreleri tarafından büyük bir engelleme, baskı ve zulümle karşılaşmaktadır. Ermeni toplumunda bu konu bir tabu haline gelmiştir ve bu tabuyu ihlal eden herkesi kaçınılmaz bir son beklemektedir.
Prof. Vartanov yaklaşık iki asır boyunca Ermenilerin ve Kıpçakların Ermenice öğrenmeye zorlandığını ve Türk kökenlerini unutturulmaya çalışıldığını anlatdı:
"Bu süreçte en büyük olumsuz rolü Eçmiadzin Ermeni Kilisesi ve Güney Rusya'daki Ermeni lobisinin çevreleri oynadı. Ermeni-Kıpçakların son kentsel kaynaklarının yok edilmesi ve tamamen Ermenileştirilmesi Sovyet döneminde gerçekleşti. Şaumyan Ermeni köyü, ilk olarak 1925 yılında Türkiye'den göç eden Ermenilerin bölgedeki Ermeni-Kıpçaklarla geçinememesi nedeniyle kurulmuştur. Bunu, 1929 yılında Ermeni-Kıpçakların son kentsel kalesi olan Nahçıvan-Don şehri aradan kaldırıldı. Bunun sonucunda "Ermeni çevresi"nin özerk sivil toplumunun faaliyetleri engellendi. Şu anda sadece Donbass bölgesindeki Ermeni köyleri direniyor, çünkü buradaki üç-dört neslin mirasçıları olan aile-aşiret yuvalarında, ataları Kıpçakların dil ve kültürel gelenekleri korunuyor."
#İran #Epstein #PolisSorunlarıMecliste #Dersim #VictorOsimhen #Pakize #Beşiktaş #Ronaldo