10112,80%0,07
35,63% -0,04
37,22% 0,25
3158,47% -0,02
5030,41% -0,57
İran Hat Sanatçıları Birliği'nin 2025 Ocak'ta yayımladığı sınav metni, Selçuklu Türkleri'ne hakaret içeren ifadelerle büyük tepki topladı. Güney Azerbaycan'da protestolar başladı.
İran Hat Sanatçıları Birliği'nin Türkler’e Yönelik Hakaretine Tepkiler: Güney Azerbaycan'da Öfke Dalgalanması
Gazeteci, Araştırmacı: Mesut HARAY
İran Hat Sanatçıları Birliği'nin 2025 yılı Ocak ayında düzenlediği ara dönem sınavında, özellikle Selçuklu Türkleri’ne yönelik hakaret içeren bir metin, Türk halkı ve kültürel aktivistler arasında büyük bir öfkeye yol açtı. Söz konusu metin, Selçuklu Türkleri'ni "çadırda yaşayan ve yarı vahşi", "müslümanlığa karşıt", "yazıdan habersiz" ve "ilimsiz" gibi aşağılama ifadeleriyle tanımladı.
Metin şu şekildeydi:
"Gerçek anlamda Rubaiyat’ın içeriğini anlayabilmek için, Ömer Hayyam zamanını doğru bir şekilde değerlendirmek gereklidir. O dönemde Selçuklu Türkleri, zamanın hükümdarlarıydı; yazı ve edebiyatla tamamen yabancı, ilimden ve kültürden yoksun insanlar. Yalnızca dini gösteriş için Arapçayı kabul ederlerdi. Çöl göçebeleri, Abbâsî halifelerine hizmet etmeyi ve onları desteklemeyi gurur kaynağı olarak görürlerdi. Çadırda yaşayan, yarı vahşi bir grup, İslam dünyasına paralı asker olarak sızmış ve kültüre katkı sağladıklarını sanmışlardır."
Bu olay, özellikle Güney Azerbaycan’da geniş çapta protestolara neden oldu. Eleştirmenler, metni Türklerin kimliği, tarihi ve kültürüne yönelik kasıtlı ve küstahça bir hakaret olarak değerlendirirken, toplumsal değerlerle, insanlık ve ahlaki prensiplerle çeliştiğini belirttiler.
İran Hat Sanatçıları Birliği, bu tepkilere yanıt olarak resmi bir açıklama yaparak, hatalı ifadeler nedeniyle özür diledi ve bu eylemi “gönülsüzce” gerçekleşen bir hata olarak nitelendirdi. Ancak bu özür, öfkeyi yatıştırmaya yetmedi. Birçok kültürel aktivist, bu durumu İran yönetiminin Türkler’e yönelik ayrımcı politikalarının bir parçası olarak değerlendirdi.
Güney Azerbaycan Türk sanatçıları, İran Hat Sanatçıları Birliği yönetiminin görevden alınması ve yönetimsel yapıların reform edilmesi amacıyla bir kampanya başlattı. Bu kampanya, sorumlu hükümet yetkilileriyle doğrudan hesaplaşmayı ve kültürel ayrımcılığa karşı etkili bir duruş sergilemeyi hedefliyor.
Bazı analizciler, bu eylemin basit bir hata olmadığını, İran yönetiminin Türkler’e karşı uyguladığı ayrımcı politikalara dair bir göstergesi olduğunu belirtiyor. Bu analizcilere göre, İran'ın bu yaklaşımı, özellikle son zamanlarda bölgesel politikalarda yaşadığı başarısızlıklar ve Türkiye ile olan rekabetin gölgesinde, Türk halkına ve Türk kimliğine yönelik uzun süreli bir düşmanlığın belirtisidir.