14303,45%1,05
42,70% 0,01
50,19% 0,07
5946,67% 0,77
9543,16% 0,65
Yalova’nın Çınarcık ilçesinde 26 Eylül’de yaşanan ve ilk etapta “kaza” ya da “intihar” olarak kayıtlara geçen Güllü’nün ölümüyle ilgili soruşturmada çarpıcı ayrıntılar gün yüzüne çıktı. Yürütülen teknik incelemeler, tanık beyanları ve çapraz sorgular sonucunda olayın planlı bir cinayet olduğu netleşti.
Soruşturma kapsamında gözaltına alınan Güllü’nün kızı Tuğyan Ülkem Gülter ile olay gecesi evde bulunan arkadaşı Sultan Nur Ulu, uzun süren çapraz sorguya alındı. Bu sorgu sırasında Sultan Nur Ulu, korktuğu için bugüne kadar konuşamadığını belirterek etkin pişmanlıktan faydalanmak istediğini söyledi ve cinayeti ayrıntılarıyla itiraf etti.
Ulu’nun ifadesine göre Tuğyan Ülkem, olayın yaşandığı gün annesini öldürmeye kesin olarak karar verdi. Gün boyunca evde her şey olağan seyrinde ilerledi; herhangi bir tartışma ya da şüphe uyandıracak durum yaşanmadı. Akşam için hazırlanan eğlence ortamı ise cinayetin en önemli parçasıydı.
Annesinin alkolle arasının iyi olduğunu bilen Tuğyan, o gece Güllü’nün yoğun şekilde alkol almasını sağladı. Güllü’nün direncinin azalmasıyla planını uygulamaya koyan Tuğyan, ilk adım olarak Sultan Nur Ulu’dan evin salonunda bulunan güvenlik kameralarının fişini çekmesini istedi. Kamera kayıtlarında daha sonra tespit edilen kesintilerin bu sırada oluştuğu belirlendi.
Kameralar devre dışı bırakıldıktan sonra Tuğyan kendi odasına geçti ve pencereyi açtı. Odanın sonradan eve eklendiği, bu nedenle pencere yüksekliğinin zemine göre daha alçak olduğu teknik incelemelerde tespit edildi. Tuğyan pencerenin hemen yanında bulunan yatağın ucuna otururken, Sultan Nur Ulu elbise dolabının aynasında saçlarını ve makyajını düzeltiyordu. Her ayrıntı önceden hesaplanmıştı.
Tuğyan, annesini odaya çekmek için onun en sevdiği şarkılardan biri olan Bulgarca “Malkata (Küçük Kız)” adlı parçayı yüksek sesle açtı. Lavabodan çıkan Güllü, müziği duyunca güvenlik kamerasına da yansıyan “O ne lan!” sözleriyle merakla kızının odasına yöneldi. Odaya girer girmez müziğin ritmine kapılan Güllü, kızıyla birlikte dans etmeye başladı ve pencereye doğru ilerledi.
Sultan Nur Ulu’nun ifadesine göre, Güllü pencereye yaklaştığı sırada Tuğyan, “Anne camda kelebek var” diyerek annesinin yüzünü cama çevirmesini sağladı. Güllü’nün yüzü cama dönükken Tuğyan, dizlerinin üzerinden kavrayarak annesini pencereden aşağı itti. Ulu, “Aşağı baktım, düşmüştü. Şoke oldum. Tuğyan bana ‘Koş’ dedi, birlikte aşağı indik” sözleriyle yaşananları anlattı.
Soruşturma kapsamında TÜBİTAK tarafından yapılan teknik çalışmada evin güvenlik kayıtlarındaki sesler özel bir yöntemle deşifre edildi. Kayıtlarda “Seni atacağım, bay bay” şeklindeki ifadelerin yer aldığı belirlendi. Bu bulgular, olayın dış etkiyle gerçekleştiğini kesinleştirdi.
Yeni delillerin ortaya çıkmasının ardından Tuğyan Ülkem Gülter ve Sultan Nur Ulu’nun yurtdışına kaçma hazırlığı yaptıkları tespit edildi. Şüpheliler yakalanarak gözaltına alındı. Sultan Nur Ulu’nun itirafı sonrası Tuğyan Ülkem Gülter, çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak Gebze Cezaevi’ne gönderildi.
Tuğyan Ülkem Gülter ise ifadesinde suçlamaları reddetti; annesiyle şarkı eşliğinde oynadıklarını, bir anda “güm” diye bir ses duyduğunu ve annesinin nasıl düştüğünü bilmediğini öne sürdü. Ancak itiraflar, teknik deliller ve kamera kayıtları çelişkileri ortaya koydu.
#Güllü #Yalova #Cinayet #SonDakika #Adliye #Türkiye #Gündem