9311,88%-2,19
38,85% -0,32
44,87% -0,99
4344,50% 1,44
6989,75% 1,74
Hocalı faciasından sonra Azerbaycan halkı vahşetin üzerine çöktüğü, ruhuna sindiği psikolojik sarsıntı ile ağır
travmatik bunalım yaşadı. Bir süre halk toparlanmaya çalıştı. Böyle bir zamanda Azerbaycan kadını
köklerinden gelen azim ve kriz yönetme yeteneği ile durumu ele alarak hayatın her alanında, siyasi,
ekonomik, sosyal, kültürel –her anlamda devletimizin en kısa zamanda toparlanması için sözün gerçek
manasında “kolları sıvadı”. Arka cephede ekonomiyi, psikolojik çöküşü onarmaya kalkan kadınlarımız geçim kaynakları geliştirirken, eğitimi, sosyal düzeni yenice bağımsız olan Azerbaycan ekseninde kalkındırırken,
ön cephede eski cephanelik, ikinci dünya savaşından kalma silahlarla topraklarımızı düşman eline geçmemek üzere savaşan, gönüllü askeri birliklerde günümüzle kıyasta oldukça kısıtlı şartlar ve zorlu koşullarla vatanı
savunan yiğitlere katılmak için eline silah alıp savaşmaya giden kadınlarımız da toprağımızın bütünlüğü uğruna
destanlar yazarak halkımıza ilham kaynağı oluyordu.
1992 yılından savaşmak için cepheye giden kadın kahramanlarımızdan biri de Gülperi Serkerova- Ahmedova
hanımdır. Kendisi cepheye gidene kadar ısrarla İl Askeri Komiserliğine mektup yazarak mutlaka gitmek
istediğini inatla belirten asil ruhlu bu kadın yüzlerce yiğit kadınlarımıza örnek olmuş, 1. Karabağ savaşında bu
vesile ile bir çok kadın savaşçılarımız da düşmana karşı mertçe mücadele etmiştir.
Gülperi Hanım 1992 yılında tv-ye verdiği röportajda : “Son damla kanımıza kadar savaşıp topraklarımızı azat
edene kadar mücadelemizi devam ettireceğiz ve zafer mutlaka bizim olacak. Ben bu zaferi göre biliyorum”-
demişti. Ateşkes ilan olunana kadar da yeminine sadık kalarak ölümü göze alıp savaşan bu mert kadını dinlerseniz sadece savaşçı değil, istihbarat- muhabere subayı olarak ta korkusuzca düşman tarafına bilgi toplamak için sızdığını duyunca onun mertliği karşısında baş eğmek isteyeceksiniz.
Gülperi hanım, cephede kazandığı itibar ve aygınlığı, korkusuzluğu ve azmi ile tüm cephe arkadaşlarının derin saygı duyduğu kahraman kadındır. Bu kadının cesaretini gören asker arkadaşları daha da ruhlanmış, Gülperi
hanımın her kesten ileride düşman üzerine gözü kara cesaretle yürümesi onların gücüne güç katmıştır.
Girdikleri her savaştan şerefle çıkan Gülperi hanımın asker olduğu “Demiryeyenler” Alayı düşmanın korkulu rüyası olmuştu. O alayda tek kadın savaşçı olan Gülperi hanım moto alayın istihbarat subayı olarak ta düşmanın planlarını öğrenmek için hiçbir tehlikeden korkmayarak muhabere toplamaya gitmiştir. Girdikleri
her savaştan zaferle çıkan bu alayın askerileri bir birilerine “asla esir düşmeyeceğiz” yemini vererek
ceplerinde yedek mermi taşımış ve en son çare olarak, eğer bir mağlubiyet olursa kendilerine sıkacakları o tek mermi ile hayatlarına son vereceklerdi.
Şükürler olsun ki, Karabağ 44 günlük savaşla kurtarıldı. Gülperi hanımın simasında tüm 1. Karabağ gazilerimizin, savaşçılarımızın yüreklerindeki miskinlik yerini sevince verdi.
Ama, o zorlu şartlar altında uzun süre savaşmak Gülperi hanımı fiziksel ve ruhsal yormuş, sıhhatinde ortaya çıkan hastalık kolon kanserine dönüşmüştür. Bu günlerde 4. Evre kolon kanseri ile mücadele eden, kemoterapi desteği alan Gülperi hanım yaşama sevincini kaybetmeyip kanserle savaşmaktadır.
Teşkilat dizisinin bir bölümünde Bulgaristan’da yaralı olarak bir köylü baba ve kızının merhametine denk gelen “Hamdi” için onu iyileştiren aileye teşekkür ederken, ev sahibi baba şöyle bir şey dedi:
- Sizin gibi askerleri misafir etmek bize Allahtan bir rahmettir.
O sırada diledim ki, Allahım bana da böyle bir rahmet nasip et.
Bu dileğim sadece iki hafta sonra gerçek oldu. Bana Gazimiz tedavi olmaya Kayseri’ye gelecek sana emanet
ediyoruz, dediler. Bu haberden müşerref oldum ve Gülperi hanımı evimde ağırladım. Fakat, ne yazık ki, onu 1
ay içinde iyileştireceğine söz verip , umutlandırıp Kayseri’ye tedavi için gelmeye ikna eden bir ozon tedavi doktoru sözünü tutmadı. Tedaviye başlamadığı gibi kadınla alaylı tarzda davranarak, en sonunda
“Azerbaycan’a kemoterapi olmak üzere geri dönmesini” tavsiye edip tedavi etmekten vazgeçti.
Bunu ne amaçla yaptı, ne için yaptı bilmiyoruz, ama Gülperi hanım umudunun tükenmemesi için yanımda iken de azimli duruş sergiledi ve ruhtan düşmedi. Şu an Erzurum’da iyi doktorlar sayesinde tekrar tedaviye başlayan Gülperi hanım pozitif ve umutlu duruşu ile hatalığa meydan okuyor.
İşte bizim Azerbaycan kadını böyle güçlüdür! Gülperi hanıma bu tedavi sürecinde maddi destek elzemdir, aynı zamanda manevi destek de göstermek fikrimce hepimizin vatan görevidir. Ben inanıyorum ki, Gülperi hanım en kısa zamanda kanseri tamamen yenip Azerbaycan’da, Çilov adasındaki Petrol rafineri kurumunda çalıştığı Petrol Sondaj çalışmaları görevine sapasağlam devam edecektir. Zira Gülperi hanımın vatana hizmeti artık “Neft Daşlarında” devam ediyor. Bu kahraman kadın ülkemizin milli çıkarı için de hala mücadele etmektedir.
Allah Gülperi hanıma Yar ve Yardımcı olsun! Dualarımız ve sevgilerimiz seninle Gülperi Serkerova- Ahmedova!
Vüsale ALİ
KAYSERİ
#GülperiAhmedova #AzerbaycanKadını #KarabağKahramanı #VatanMücadelesi #KahramanKadın #KolonKanseri #DestekOl #BirlikteGüçlüyüz #DualarımızSeninle #VatanİçinSavaşanlar #GazimizeDestek #KanserleSavaş #KadınKahramanlar #UnutulmazCesaret #AzerbaycanBayrağı #MilliMücadele #GüçlüKadın #UmudaOrtakOl #YalnızDeğilsinGülperi #YaşatKiYaşasın
#Barinajans #Google #Ankara1 #Esenlikler #Messi #Neymar #Sallandık #İzmir #Muğla #enflasyon #DİSK #Son2500İmza #Grev #Cemil Tugay #Asgari #Belediye #Geçmiş #İşçi #Yaya #Lokavt #Sendika #Başkan #Ukrayna #Rusya #Kürt #İsmail #enflasyon #Mayıs #İşçi #Yavaş #SapıkUfukSezekKaplan #Guns N #noter #İzmir #enflasyon #deprem #muğla #Belediye #Trabzon #Kurban Bayramı