10924,50%-1,34
42,21% 0,25
48,86% 0,30
5430,60% 0,78
9007,06% 0,59
Batı Anadolu’da son günlerde artan sarsıntılar, uzmanların dikkatini yeniden bölgeye çevirdi. Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, Batı Anadolu kabuğunun yılda 40 milimetre güneybatıya doğru ilerlediğini belirterek, bölgedeki deprem riskine dair çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Sözbilir, Türkiye genelinde bulunan 485 aktif faydan 200’ünün Batı Anadolu’da yer aldığını vurguladı. “Bu fayların her biri 6 ila 7 büyüklüğünde deprem üretme potansiyeline sahip. Son yüzyılda sadece 8’i kırıldı, geri kalanların tamamı stres biriktiriyor. Yani zamanı geldiğinde önemli sarsıntılar üretebilir” ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Sözbilir, Batı Anadolu’nun jeotermal potansiyeli yüksek bir bölge olduğuna dikkat çekerek, “Faylar deprem üretmeye başladığında, jeotermal sistemin varlığı nedeniyle sarsıntılar hemen sona ermiyor. Bu durum şu anda Simav ve Sındırgı faylarında gözleniyor” dedi.
Simav Fay Zonu’nun yaklaşık 200 kilometre uzunluğunda ve 7 segmente ayrıldığını belirten Sözbilir, bu fay hattının 6 ila 7,2 büyüklüğünde deprem üretebileceğini söyledi.
“Şu anda Simav’ın kuzeyinde hareketlilikBatı Anadolu kabuğu yılda 40 milimetre ilerliyor: 7 büyüklüğünde deprem üretme gücü var
Batı Anadolu’da son günlerde artan sarsıntılar, uzmanların dikkatini yeniden bölgeye çevirdi. Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, Batı Anadolu kabuğunun yılda 40 milimetre güneybatıya doğru ilerlediğini belirterek, bölgedeki deprem riskine dair çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Sözbilir, Türkiye genelinde bulunan 485 aktif faydan 200’ünün Batı Anadolu’da yer aldığını vurguladı. “Bu fayların her biri 6 ila 7 büyüklüğünde deprem üretme potansiyeline sahip. Son yüzyılda sadece 8’i kırıldı, geri kalanların tamamı stres biriktiriyor. Yani zamanı geldiğinde önemli sarsıntılar üretebilir” ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Sözbilir, Batı Anadolu’nun jeotermal potansiyeli yüksek bir bölge olduğuna dikkat çekerek, “Faylar deprem üretmeye başladığında, jeotermal sistemin varlığı nedeniyle sarsıntılar hemen sona ermiyor. Bu durum şu anda Simav ve Sındırgı faylarında gözleniyor” dedi.
Simav Fay Zonu’nun yaklaşık 200 kilometre uzunluğunda ve 7 segmente ayrıldığını belirten Sözbilir, bu fay hattının 6 ila 7,2 büyüklüğünde deprem üretebileceğini söyledi.
“Şu anda Simav’ın kuzeyinde hareketlilik sürüyor. Fayın orta kesimleri sessiz. Ancak Gelenbe Fayı, stresi kuzeye Balıkesir’e ya da güneye Akhisar-Soma hattına transfer edebilir. Bu da bölgesel riski artırıyor” dedi.
İzmir’de 40 aktif fay bulunduğunu, bunların 17’sinin karada yer aldığını hatırlatan Sözbilir, “1688 yılında 6,8 büyüklüğündeki depremde 10 bine yakın can kaybı yaşandı. 337 yıldır karasal faylarımız kırılmadı. 2020’deki Sisam depremi ise kara sularımız dışındaki bir fayda meydana geldi. Ancak Tuzla, Gülbahçe ve Seferihisar fayları gibi faylarda deprem üretme zamanı yaklaşıyor” dedi.
Sözbilir, İzmir’de yürütülen son çalışmalarla tüm fayların deprem üretme aralıklarının belirlendiğini söyleyerek, “Artık hangi fayın ne sıklıkla deprem üreteceğini biliyoruz. İzmir’in mutlaka depreme dayanıklı bir kent haline getirilmesi gerekiyor” diye konuştu.
#Etiketler: #Deprem #BatıAnadolu #HasanSözbilir #DEÜ #FayHattı #İzmirDepremi #Simav #Balıkesir #Jeotermal #AfetYönetimi #Sındırgı #Bilim #TürkiyeDepremKușağı sürüyor. Fayın orta kesimleri sessiz. Ancak Gelenbe Fayı, stresi kuzeye Balıkesir’e ya da güneye Akhisar-Soma hattına transfer edebilir. Bu da bölgesel riski artırıyor” dedi.
İzmir’de 40 aktif fay bulunduğunu, bunların 17’sinin karada yer aldığını hatırlatan Sözbilir, “1688 yılında 6,8 büyüklüğündeki depremde 10 bine yakın can kaybı yaşandı. 337 yıldır karasal faylarımız kırılmadı. 2020’deki Sisam depremi ise kara sularımız dışındaki bir fayda meydana geldi. Ancak Tuzla, Gülbahçe ve Seferihisar fayları gibi faylarda deprem üretme zamanı yaklaşıyor” dedi.
Sözbilir, İzmir’de yürütülen son çalışmalarla tüm fayların deprem üretme aralıklarının belirlendiğini söyleyerek, “Artık hangi fayın ne sıklıkla deprem üreteceğini biliyoruz. İzmir’in mutlaka depreme dayanıklı bir kent haline getirilmesi gerekiyor” diye konuştu.
#Etiketler: #Deprem #BatıAnadolu #HasanSözbilir #DEÜ #FayHattı #İzmirDepremi #Simav #Balıkesir #Jeotermal #AfetYönetimi #Sındırgı #Bilim #TürkiyeDepremKușağı