11007,37%0,81
42,52% 0,07
49,55% -0,06
5743,85% -0,15
9322,75% 0,27
Avrupa'da çok sayıda tatbikat yürütülüyor; özellikle çokuluslu birlikler arasında muharebe koordinasyonunun geliştirilmesine odaklanılıyor.
NATO, Rusya'nın ittifaka karşı hibrit bir savaş yürüttüğünü ve gerçek bir savaşa hazırlandığını iddia ediyor. NATO hava sahası ihlallerini içeren bildirilen ve kanıtlanmış olayların artması, Avrupa'da gerginliğin hızla artmasına ve Rusya'nın uzun vadeli niyetleri konusunda endişelere yol açtı.
Batılı uzmanlar, Rus ekonomisinin bir bütün olarak giderek artan bir şekilde savaş ihtiyaçları için seferber edildiğini ve bunun Rusya'nın askeri potansiyelinin genel olarak büyümesine katkıda bulunduğunu belirtiyor.
Öte yandan, asker transferi gibi işgale yönelik belirgin bir hazırlık belirtisi yok. Bu nedenle, çoğu tahmine göre, Rusya'nın Batı Avrupa'da tam ölçekli bir savaşa hazırlanıp başlayabilmesi için birkaç yıllık bir süre öngörülüyor.
https://barinajans.com/ askeri uzman, araştırmacı ve yazar KURBAN VAHIDOV, Avrupa'nın olası büyük bir savaşa hazırlığı konusunda ortaya çıkan temel soruları derledi ve analiz ederek bunlara cevap bulmaya çalıştı.
Soru 1. Batı, Rusya'nın NATO'ya saldırabileceğine neden inanıyor? Kısa cevap şu: Ukrayna'daki savaş, Rus liderliğinin NATO'ya karşı düşmanlığı ve Rusya'nın aktif militarizasyonu, şu anda bunun açık belirtileri olmasa da gelecekte bir saldırı beklemek için sebep veriyor.
Rusya'nın Batı ile ilişkileri, Rusya'nın 2014 yılında Ukrayna'ya ait Kırım Yarımadası'nı ilhak etmesi ve ardından Donbas'ta hibrit bir savaşa girmesiyle gerilemeye başladı.
2017'de Belarus'ta gerçekleştirilen ilk Rus “Batı” askeri tatbikatı, Baltık ülkeleri ve Polonya tarafından bir işgal hazırlığı olarak algılanmıştı. Ancak bu, o yıl veya 2021'deki benzer tatbikatlar sırasında gerçekleşmedi.
Ancak Şubat 2022'de Belarus'ta gerçekleştirilen "Birlik Kararlılığı" tatbikatları, Ukrayna'ya yönelik gerçek bir tam ölçekli işgalin habercisi oldu.
Ukrayna'da tam kapsamlı savaşın başlamasının ardından NATO'ya iki yeni ülke katıldı: Finlandiya ve İsveç. Tarafsız statünün artık güvenliklerini garanti edemeyeceğini söylediler.
Bu adım ittifakın gücünü niceliksel olarak artırmadı, ancak NATO altyapısı (havaalanları, limanlar, askeri üsler) Rusya sınırlarına yakın bir yerde büyüdü.
"Kuşatılmış bir kale" hissiyle yaşayan Rus liderliği, ittifakın genişlemesini her zaman son derece olumsuz algılamıştır. Ukrayna'nın NATO'ya katılması gibi varsayımsal bir olasılık bile, bu ülkeye tam kapsamlı bir işgalin ilan edilen gerekçelerinden biriydi.
Soru 2. Baltık ülkeleri Batı tarafından neden potansiyel bir savaş alanı olarak görülüyor?
Rusya'nın NATO ülkeleriyle üç sınırı bulunmaktadır: ABD ile deniz sınırını paylaştığı Uzak Doğu; Türkiye, Romanya ve Bulgaristan tarafından paylaşılan Karadeniz; Rusya'nın Kaliningrad bölgesi üzerinden Estonya, Letonya, Litvanya ve Polonya; ve Finlandiya, Norveç ile sınır bağlılığı.
ABD ile bir savaş çıkma ihtimali son derece düşüktür, zira iki ülkenin nükleer potansiyeli göz önüne alındığında, bu savaş tüm insanlığın ölümüyle sonuçlanabilir.
Baltık ülkeleri, NATO'nun Rusya ile savaşı için en uygun yer olmadı.
Belarus ordusu ne yapabilir ve Ukrayna'daki savaşa katılma olasılığı ne kadar yüksek?
NATO zirvesinde Baltık ülkelerinin savunma planı ele alındı. Belarus'taki "Wagner" nedeniyle planların yeniden düzenlenmesi isteniyor.
Karadeniz'de çatışma olasılığı da pek olası görünmüyor. Bunun birincisi, bölgedeki NATO ülkelerine yönelik tarihi iddiaların olmaması, ikincisi de ittifak ülkelerinin deniz kuvvetlerinin toplam muharebe gücü karşısında Rusya'nın Karadeniz Filosu'nun zayıflığı.
Ayrıca, şu anda Ukrayna insansız hava araçlarının saldırılarının etkisi altında kalan Rus Karadeniz Filosu, kuvvetlerinin çoğunu ilhak edilen Sivastopol'dan çekerek Novorossiysk'teki Rus askeri üssüne sakladı.
Rusya'nın silahlı kuvvetleri geleneksel olarak kara savaşında kendilerini daha güvende hissederler ve deniz çatışması onlar için daha az tercih edilir bir durumdur.
Aynı zamanda, Baltık ülkeleri coğrafi olarak savunma açısından pek elverişli değiller. Avrupa'nın geri kalanından, Belarus'tan Rusya'nın Kaliningrad bölgesine kadar uzanan 60 kilometrelik Polonya-Litvanya sınırı olan "Suwalk koridoru" ile ayrılıyor.
Baltık ülkelerinin tüm kara tedariki bu koridordan geçiyor ve bu koridorun kesilmesi durumunda Litvanya, Letonya ve Estonya'ya ancak deniz veya hava yoluyla tedarik sağlanabiliyor.
Ancak Rusya veya Belarus sınırının diğer kısımları da risk bölgesi olarak kabul ediliyor ve Litvanya, Letonya ve Estonya, tüm uzunluğu boyunca olası bir işgale hazırlanıyor. Rusya'nın bu bölgedeki NATO birliklerinin genel görevi, kıtanın derinliklerinden ana kuvvetlerin yaklaşmasını sağlamaktır.
Soru 3. Avrupa'da halihazırda bir hibrit savaş yaşanıyor mu ve Avrupa'daki NATO ülkeleri buna nasıl hazırlanıyor?
Cevap: NATO'da Rusya'nın hibrit bir savaş yürüttüğüne inanılıyor ve buna karşı askeri operasyonlar başlatılmış durumda.
Bir ülkenin barış zamanında diğerine karşı gerçekleştirdiği düşmanca eylemlere hibrit savaş denir. Bu tür eylemler genellikle açık askeri nitelikte olmayıp, çoğunlukla örtülüdür. Örneğin, sabotaj, bilgisayar korsanı saldırıları, hava sahası ihlalleri vb.
NATO'da bu tür eylemler arasında 2023'ten 2025'in başına kadar Baltık Denizi'ndeki kablo hasarları da yer alıyor. Rusya'yı doğrudan bundan sorumlu tutmuyorlar, ancak NATO Genel Sekreteri Mark Rutte 4 Eylül'deki konuşmasında kablo hasarının arkasında Rusya'nın olduğunu söyledi.
NATO, 2025 yılında altyapıyı saldırılardan korumak için tasarlanan Baltık Nöbetçisi Harekâtı'nı (Baltic Sentry) başlattı. O zamandan beri herhangi bir kablo hasarı meydana gelmedi.
Son haftalarda NATO ülkelerinin hava sahasını ihlal eden olayların sayısında artış yaşanıyor. Rusya'nın bu olaylara açıkça karıştığı veya karıştığı şüphesi var.
Polonya'ya Rus İHA'sının girmesinden, Estonya hava sahasında uçan Rus MiG-31 savaş uçaklarından ve Danimarka ve Norveç havaalanları yakınlarında birçok kişinin Rusya'yı suçladığı İHA'larla ilgili birkaç olaydan bahsediyoruz.
Askeri NATO'nun iddia ettiği gibi, insansız hava araçları ve savaş uçaklarının kullanıldığı durumlar, eğer bunlar askeri amaçlı araçlarsa ve devlet sınırlarını ihlal ediyorlarsa hibrit eylemler olarak değerlendirilebilir.
Ancak uçaklar aynı zamanda saldırganlık olarak değerlendirilebilecek "çizgiyi" geçmemiş ve bu nedenle silah kullanımına ilişkin protokol yürürlüğe konulmamıştır.
Bu durumda net bir kontrolün olmadığı yerde, Rusya'nın niyetini kanıtlamanın çok zor olmasıdır; çünkü teorik olarak hem insansız hava araçlarının hem de savaş uçaklarının yanlışlıkla başka birinin hava sahasına girmiş olma ihtimali vardır.
Bu tür olaylar yaşandı. Örneğin, 2005 yılında bir Rus savaş uçağı Baltık Denizi üzerinde kaybolup Litvanya topraklarına düştü.
O zamanlar bu tek bir olaydı ve Baltık ülkeleriyle ilişkilerin gerilmesine yol açmamıştı. Ancak 2005 yılında Rus insansız hava araçları Polonya'ya uçmadı ve Ukrayna'da büyük bir savaş yaşanmadı.
NATO, Rus pilotlarının Baltık Denizi semalarında yönlerini nasıl bulacaklarını, ticaret filosundaki denizcilerin ise deniz sularında nasıl demir alacaklarını bildiklerine inanıyor. NATO, Rusya'nın Batılı ülkelere karşı karma bir savaş yürüttüğüne inanıyor.
NATO, Polonya'daki İHA olayına yanıt olarak Doğu Nöbetçisi Harekâtı'nı başlattı. Bu harekât, NATO ülkelerinin hava sahasını ve topraklarını hibrit saldırılardan korumak için tasarlandı. Savaş uçaklarının uçuşu, bu harekâtın duyurulmasından hemen sonra gerçekleşti.
NATO, hibrit tehditlerle başa çıkamadığı için bazen eleştiriliyor. Örneğin, Polonya ve Hollanda Hava Kuvvetleri'ne ait savaş uçakları, insansız hava araçlarını engellemek için harekete geçti ve füzelerle birkaç insansız hava aracını düşürdüler; füzelerin maliyeti, insansız hava araçlarının maliyetini çok aştı.
Estonya hava sahasında 12 dakika boyunca uçuş yapan Rus savaş uçakları da durdurulmadı, ancak uçaklara İtalyan F-35'leri eşlik etti. Rus MiG'lerinin havadaki görüntüleri, Rus uçaklarının eskortluğuna katılan İsveçli askeri pilotlar tarafından tarafsız hava sahasında çekildi.
Rus savaş uçaklarına yönelik silah kullanımına dair resmi bir gerekçe yoktu. Ancak bu olayın ardından Avrupalı siyasetçiler, Rus uçaklarının NATO ülkelerinin sınırlarını aşması halinde düşürülüp düşürülmeyeceği konusunu açıkça tartıştılar.
Devamı var.
KURBAN VAHİDOV. Araşdırmaçı-yazar
#Zerrin #KayZer #UzakŞehir #PolislerSoruyor #$UNICEF #BitmeyenSoykırımGazze #EndlessGenocideGaza #Rasyox #Demir #Suriye #ŞeyhMaksud #GretaThunberg #Tucker #MansurYavaş #BeyazToros