Türk Dünyası Dayanışma ve Yardımlaşma Teşkilatı Azerbaycan Ülke Başkanlığı  "31 Mart Soykırım Günü" dolayısıyla bir açıklama yayınladı.

“Barinajans.com”un haberine göre açıklama şöyle:

Türk Dünyası Dayanışma ve Yardımlaşma Teşkilatı Azerbaycan Ülke Başkanlığı

B  E Y  A  N  I

Vatikan'ın bir projesi olarak, komünist Rusya'nın desteğiyle, insanlığa ve Türk toplumuna karşı birçok suç işleyen faşist Ermenistan tarafından 31 Mart 1918'de Azerbaycan halkına karşı işlenen soykırımın kurbanlarını anma günüdür. İnsanlık tarihinin ilk soykırımı 20. yüzyılın başlarında Ermeni faşistleri tarafından işlendi.

İşgalci faşist Ermeniler ve onların patronu Rus İmparatorluğu tarafından yaklaşık iki yüz yıldır halkımıza karşı yürütülen soykırım, etnik temizlik ve sürgün politikası, devletimizin tarihinde trajik bir dönem olarak yer almıştır. On yıllardır Ermeni şovenistleri ve onların destekçileri tarafından Azerbaycan Türklerini tarihi topraklarından koparıp bu topraklarda efsanevi bir "Büyük Ermenistan" yaratmak amacıyla yurttaşlarımız sürekli ideolojik, askeri ve siyasi saldırılara maruz kalmaktadır. Halkımızın tarihi açıkça tahrif edilmiş, kültürümüz ve yer adlarımız Çingene ermeniler tarafından sahiplenilmiştir.

Çarlık Rusyası'nın 1903 yılında Ermeni şovenizminin ve faşist Ermeni partilerinin maddi ve manevi besini olan, terör yuvası Ermeni Kilisesi'nin kontrolündeki topraklara el koymasının ardından Ermeni Kilisesi ve Ermeni terör örgütleri bu kanuna karşı ayaklanmalar örgütlediler. Eçmiadzin Ermeni Kilisesi'nin başlattığı isyan, ustalıkla Türk karşıtı, Müslüman karşıtı bir duyguya dönüştürüldü. Çarlık Rusyası yetkililerinin desteğiyle Ermeni silahlı haydutlar 1905-1906 yıllarında Azerbaycan Türklerine karşı büyük çaplı, açıkça kanlı eylemlerde bulundular.

Bakü'de başlayan Ermeni vahşeti Azerbaycan'ın köylerini ve bugünkü Ermenistan'ı (Batı Azerbaycan) da kapsamıştır. Yüzlerce yerleşim yeri yıkıldı, yerle bir edildi, binlerce Azerbaycan Türkü vahşice katledildi. Ermeni kaynaklarına göre 1905-1906 yıllarında Şuşa kazasında 12, Cavanşir kazasında 15, Cebrayıl kazasında 5, Zengezur kazasında 75 Müslüman köyü yıkılmış, İrevan ve Gence vilayetlerinde toplam 200'den fazla Türk yerleşim yeri tahrip edilmiş, halk soykırıma uğratılmıştır.

30 Mart-3 Nisan 1918 tarihleri ​​arasında Taşnak faşist ermeni suç örgütleri ve Bakü Sovyeti komunistlerine bağlı askeri birlikler tarafından Karabağ, Zengezur, Nahçıvan ve diğer bölgelerde etnik ve dini aidiyetlerine göre on binlerce sivil katledilmiş, ayrıca yerleşim yerleri, kültürel anıtlar, camiler ve diğer ibadethaneler, mezarlıklar tahrip edilmiştir. Şamahı bölgesinde 110 köy, Guba bölgesinde 167 köy, Karabağ'da 150'den fazla köy, Zengezur bölgesinde 115 köy, Nahçıvan bölgesinde 103 köy ve Kars bölgesinde 98 köy yıkıldı, yakıldı ve sivil halk katledildi.

Ermeni faşistlerinin Mart-Temmuz 1918 arasında işledikleri suçlar sonucunda toplam 250.000'den fazla insan, kadın, çocuk ve yaşlı olmak üzere katledildi. Mart 1918'e kadar Ermeni faşistleri, Azerbaycan'ın kadim toprağı olan İrevan kazasında 32, Echimadzin kazasında 84, Novo-Bayazid kazasında 7 ve Sürmeli kazasında 75 olmak üzere toplam 199 köyü tahrip etmiş ve bu kazalarda 675 binden fazla soydaşımızı etnik temizliğe tabi tutmuşlardı.

1920-1940'lı yıllarda Ermenistan Sovyet Hükümeti (Batı Azerbaycan), Azerbaycan Türklerini etnik ve dini aidiyetleri nedeniyle kadim ata topraklarından Azerbaycan, İran, Türkiye ve Gürcistan'a sürgün etme sürecini sürdürdü ve onların topraklarına dönmelerini engelledi.

II. Dünya Savaşı'ndan sonra Kreml ve Ermeni Taşnaklar, 1946-1953 yılları arasında Batı Azerbaycan topraklarından etnik ve dini aidiyetlerine dayanarak yerel Türk nüfusunu sürgün ettiler. 1946 yılında Suriye, Yunanistan, Lübnan, İran, Bulgaristan ve Romanya'dan 93,9 bin Ermeni, Batı Azerbaycan'ın (Ermenistan) tarihi topraklarına yerleştirildi. 1947 yılında Filistin, Suriye, Fransa, ABD, Yunanistan, Mısır, İran ve Lübnan'dan 76,4 bin Ermeni yerleştirildi. Suçlu komünist Sovyet hükümeti, 170.300 ermeniyi yurt dışından taşıyarak Batı Azerbaycan'a yerleştirdi.

Faşist Ermenistan ve faşist Kreml, Erivan, Aştarak, Zengibasar, Eçmiadzin, Oktemberyan, Artaşat (Qemerli), Karabağ, Vedi, Yegegnadzor, Hrazdan (Akhta), Azizbekov vb. bölgelerden 250.000 bin Batı Azerbaycan Türkünü tarihi topraklarından sürgün edildiler ve yurt dışından getirdikleri ermenileri onların evlerine yerleştirdiler.

1987-1988 yıllarında suçlu SSCB hükümeti ve lideri Mihail Gorbaçov, Ermeni faşistleriyle ittifak kurarak Dağlık Karabağ sorununu kışkırtmış, bunun sonucunda Azerbaycan Cumhuriyeti'nden ayrılmış ve etnik ve dini aidiyetleri nedeniyle 300.000'den fazla Azerbaycan Türkü Ermenistan'dan (Batı Azerbaycan) sürülmüştür.

Ermeni faşistlerinin ve Rus İmparatorluğunun halkımıza karşı işlediği suçlar soykırım olarak tanınmadığı için başka bir suç, Hocalı soykırımı işlendi. 25 Şubat 1992'yi 26 Şubat'a bağlayan gece Hocalı şehri Ermenistan Silahlı Kuvvetleri ve Rusya Federasyonu'na bağlı 366. Motorize Piyade Alayı tarafından işgal edildi. Bu işgal sırasında sivil halka karşı dünyada eşi benzeri görülmemiş bir soykırım suçu işlendi. Hocalı soykırımı sonucunda 63'ü çocuk, 106'sı kadın, 70'i yaşlı olmak üzere 613 Hocalı sakini öldürüldü. 8 aile tamamen yok oldu, 25 çocuk her iki ebeveynini, 130 çocuk ise ebeveynlerinden birini kaybetti. Düşman kurşunlarıyla 76'sı çocuk 487 kişi yaralandı, bin 275 kişi esir alındı. Esir alınanlardan 68'i kadın, 26'sı çocuk olmak üzere 150 kişinin akıbeti ise henüz bilinmiyor.

Azerbaycan'a yönelik yeni bir askeri provokasyona yanıt olarak 27 Eylül 2020'de başlatılan askeri operasyonlar sırasında Ermenistan silahlı kuvvetleri, Azerbaycan'ın Gence, Berde, Terter ve diğer şehirlerindeki sivilleri kasıtlı olarak roket saldırılarıyla hedef aldı.

İşgalci Ermenistan, yaklaşık otuz yıl boyunca uluslararası hukuku, BM Güvenlik Konseyi ve diğer uluslararası örgütlerin kararlarını hiçe sayarak Azerbaycan topraklarını işgal etmiş, orada etnik temizlik yapmış, bir milyondan fazla soydaşımızı mülteci ve iç göçmen durumuna düşürmüştür.

Ermenistan, uzun süre işgal ettiği topraklarda ekolojik soykırım, urbisid ve kültürel soykırım uyguladı; topraklarımızı ve nehirlerimizi kirletti ve zehirledi, ormanları kesti, şehirleri ve köyleri yok etti, milyonlarca mayın döşedi, insanların yaşam hakkını tehdit etti ve çevreye ciddi zararlar verdi. Aynı zamanda halkımızın kültürel mirası, dini ve kültürel eserleri tahrip edilmektedir.

Türk Dünyası Dayanışma ve Yardımlaşma Teşkilatı Soykırıma maruz kalan milyonlarca soydaşımızın hatırasını saygıyla anıyor, ruhları önünde eğiliyoruz. Ermenistan'ın Azerbaycan halkına yönelik hedefli soykırım politikasını, insanlığa karşı suçları, ırk ayrımcılığını ve etnik temizliği şiddetle kınıyoruz ve bu tür insanlık dışı suçların önlenmesi için Ermenistan'ın cezasızlığının sona erdirilmesinin önemini bir kez daha vurguluyoruz.

Maalesef, Ermenilerin Azerbaycan halkına karşı işlediği soykırım eylemlerine ilişkin yeterli delil ve belge olmasına rağmen, insanlığa karşı işlenen bu suçlara yeterli bir yanıt verilmemiş, Azerbaycan'a karşı çifte standartlar uygulanmış ve bu durum bugün de devam etmektedir.

Ermeni faşistlerinin 1903-1990 yılları arasında Azerbaycan Türklerine karşı dini ve etnik kimlikleri nedeniyle işledikleri suçun niteliği ve boyutu öyledir ki bu soykırım eylemi:

- BM Genel Kurulunun 11 Aralık 1946 tarihli 96 (I) sayılı Kararı;

- BM Genel Kurulu Kararı "Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılması" 9 Aralık 1948 tarihli ve 260 (III) sayılı Karar;

- 1949, Cenevre "Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılması" Sözleşme;

- “İşkence ve Diğer Zalimce, İnsanlık Dışı veya Aşağılayıcı Muamele veya Ceza”

İşkenceye Karşı Sözleşme;

- “Her Türlü Irk Ayrımcılığının Ortadan Kaldırılmasına Dair Sözleşme”;

- “Çocuk Hakları”na Dair Sözleşme;

- “İnsan Hakları ve Temel Özgürlüklerin Korunmasına Dair Avrupa Sözleşmesi”;

- “Medeni ve Siyasi Haklara İlişkin Uluslararası Sözleşme”;

- "Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklara İlişkin Uluslararası Sözleşmeler"de yer alan tanıma tam olarak uymaktadır ve Soykırım olduğunu kanıtlamaktadır.

Yukarıda belirtilen suçların ve bunların yol açtığı sonuçların uluslararası düzeyde yeterli siyasal değerlendirmeye tabi tutulmasını, soykırım, savaş, sistematik insan hakları ihlalleri ve daha birçok suçla itham edilenlerin hak ettikleri sorumluluk ve cezaya çarptırılmalarını talep ediyoruz.

Dini aidiyetlerinden dolayı etnik temizliğe maruz bırakılan ve Batı Azerbaycan'dan sürgün edilen 300 bini aşkın Azerbaycan Türkü'nün tüm haklarının iade edilmesini ve onurlu bir şekilde ülkelerine dönmelerini talep ediyoruz. Ermeni faşistlerin suçları uluslararası alanda hukuki bir çözüme kavuşturulmalı ve hak ettiği cezayı almalıdır. Ermeni faşizmine ve onu destekleyen ülkelere karşı derin nefretimizi dile getiriyor ve kınıyoruz.

Not: Bildiri, Türk Devletleri Teşkilatı, Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği, Avrupa Konseyi, AGİT, İslam İşbirliği Teşkilatı ve yabancı ülkelerin Cumhuriyetimizdeki büyükelçiliklerine gönderilmiştir.

 #SuriyeDevrimi #Boykot #Okan Buruk #Penaltı #Cem Yılmaz #Hakem #ayakçıfilm #CHP KAPATILSIN #Ramazan Bayramı #BJKvGS #maltepemitingi #Okan #Beşiktaş #GençleriSerbestBırakın #Tüm İslam #MahirPolatıSerbestBırakın #Rafa Silva #Torreira #Lemina #Yunus #Frankowski #Davinson #Hakem #Nusret #Sanchez #Muharrem İnce #EidMubarak #MahirPolatıSerbestBırakın #Kaymakamımız Sn #Haksız #Türkmen #Hizbullah #Cüneyt #Türk Milleti #Fetö #Mustafa #BayramdaMabe68BinAtama