Trenle gidiyorum – kulaklık kulağımda,
Parmağım ekranda durmadan kayıyor.
Dünyadan doymuşum, çevremden usanmışım –
Ömür yollarında kör topal sürünmekten.
Dar kafalı, yorgun hayatlar,
Kahve masası, köy dedikoduları –
bir de şikâyetler.
Basında sadece pandemi
haberleri var.
Gerginlik hâkim, rahatlıktan
eser yok ortada.
Her yerde savaş, felaket,
Küresel dertler – ekolojik yük.
Sığınıyorum şarkılara, mısralara –
Yüzlerde gördüğüm umutsuzluk, hüzün.
Yaşlı, takatsiz bir kadın – zorlanarak biniyor vagona,
Yer veriyorum ona, bakıyor, gülümsüyor.
Nazik sesiyle fısıldıyor: "teşekkür ederim" –
Belki her şey iyi olur, bir gün, kim bilir, belki de.